Gazete Vatan Logo
Galatasaray Adnan Polat bombaladı

Adnan Polat bombaladı

Galatasaray'ın eski başkanlarından Adnan Polat, hakkındaki iddialar ve kulübün durumuyla ilgili basın toplantısı düzenledi.

Adnan Polat bombaladı

Galatasaray eski başkanı Adnan Polat, Ünal Aysal ve İnan Kıraç'a sert eleştirilerde bulundu.

Galatasaray sevdalarının Metin Oktay ile başladığını söyleyen Adnan Polat, "İlk, Ali Sami Yen'e açılış maçında girdim. 1992'de yönetim kurulu üyesi oldum. Alp Yalman başkanlığında futbol şubesi sorumlusu oldum. 4 yıl Alp Bey ile çalıştım ve 4 yıl sonra ayrıldım. Bıraktığımızda kulübün sıfır borcu vardı. Sonra 4 yıl Faruk Süren döneminde şampiyonluklar yaşadık. Bundan sonraki süreçte sadece taraftar ve kulüp üyesi olarak maçlara gidiyordum. Bu süreçte hiçbir beyanat vermedim. 2006 yılını hatırlayın çok büyük sıkıntıların kapıya dayandığı dönemdi. Rahmetli Özhan Canaydın 15 gün üst üste bana geldi ve Galatasaray'da görev almam için ısrar etti. Çok kötü durumdayız gel bizi kurtar dedi. Israrlara dayanamayıp kabul ettim. O dönemi 20.45 şampiyonluğu diye hatırlıyorsunuz. O dönem futbol şubesinde ciddi bir savaş verdik" dedi.

Türk Telekom Arena Stadı'nı açmak için çok acele ettiğini söyleyen Polat; "Kimileri divan kurulunda stadı sezon sonu aç diyorlardı. Onların amacı o stadı bana açtırmamaktı. Çünkü o stadı açan başkan Galatasaray tarihine geçecekti. Onlar beni o tarihte görmek istemedi" dedi.

Haberin Devamı

"Stat duvarlarına Galatasaray'ın büyüklerinin resimlerini koyacaktım" diyen Polat, "Biz ayrıldığımızda stadın çatısının yapımı için finansal kaynaklar ve proje hazırdı. Sadece gelen yönetimin karar vermesi gerekiyordu. Stadın açılışına 2 gün kala beni Selahattin Beyazıt aradı. Ve dedi ki: "Açılış günü statta çok kötü şeyler olacak." 1 gün kala ise İnan Kıraç arayarak, gayet nezaketsiz bir şekilde, "Adnan sen Ali Sami Yen'i Galatasaray'dan silmek mi istiyorsun. Bu davetiyelerin üzerinde Ali Sam Yen yazmıyor" dedi. Ben de, "Şehven yapılan bir hata olmuş" yanıtı verdim. Benim kadar Ali Sami Yen için kimse bir şey yapmamıştır. Şimdi soruyorum İnan Kıraç, Ali Sami Yen için ne yapmış" sorusunu sordu.

Stat açılışı sırasında Başbakan'ı ıslıklayanlar için özür dilediği için kendisini malum kesimin yerden yere vurdgunu söyleyen Adnan Polat, "Selahattin Beyazıt, İnanç kıraç'ın da aralarında olduğu bir heyet oluşturuluyor. Bunlar, beni oradan nasıl göndeririz nasıl kaçırtırız diye bir senaryonun içine giriyorlar. Doğan Sarıbeyoğlu basından sorumlu oluyor. Böyle bir organizasyonla Mali Kongre'ye gittik. Mali Kongre'de bütün baskı benim seçime gitmem içindi. İçeride bir kaç tane yönetim kurulu üyemi de yanlarına almak istiyorlar. O olayları siz basın mensupları da yaşadınız, onların isimlerini dahi anmak istemiyorum. Galatasaray'ın 120 yıllık tarihinde olmayan şeyler oldu. O senaryayo yazanlar, oyuna koyanlar, düşünenlere ayrılırken şunu söyledim. Galatasaray'ı sevenleri, başının üstüne koyanları yüzüstü bırakmayın. Bazıları başkanımız ellerimiz kırılsaydı da o oyu vermeseydik diyor. O kongrede hepimiz çok üzüldük" diye konuştu.

Haberin Devamı

"BAZILARININ PLANLARINI BOZDUK"

İşbaşındayken bazılarının planını bozduklarını dile getiren Polat; "Batma ve kayyuma düşme konusunda bazı eylemler duymuştuk. Bazı planlar vardı ki İnan Kıraç'ın planıydı. O planı bozduk. Galatasaray kulübünde tüzük komisyonu kurulmuş. Tüzük kongresine giderken İnan Kıraç bize bir arkadaşını gönderdi. 'Galatasaray artık bundan sonra herkese aynı mesafede durur, kimseye başka imziyaz vermek' dedim. Orda da bir plan bozuldu aramız açıldı. 2011 Mayıs'ta seçime girmedik Ünal Aysal ve arkadaşları seçime girdiler. Buna rağmen bana kongre ve statta yapılanlara rağmen, ilk defa bir başkan bunu yaptı ve 200 sayfalık mizanı tek tek imzalayarak ayrıldım. Ünal Aysal aynı şekilde imzalayabilir mi?" ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Başkanlığı Ünal Aysal'a bıraktığı dönemi anlatan Polat; "Çok üzüldük, çok kırıldık ama elimizde bir sözleşme vardı. Ali Dürüst'ü konuşmaya davet ettim. 'Al bu konuşmayı altını imzala' dedim. 'Selçuk İnan'ı transfer ediyorum' dedim. Daha sonra Ünal Aysal ve yanındaki dört arkadaşına 4 saat neler yapılması gerektiğini tek tek anlatarak yazdırdım. Sayın başkan Galatasaray'da huzur içinde görev almak istiyorsanız kulübü herkese açın' dedim" diye konuştu.

Haberin Devamı

"İADE-İ İTİBAR VERECEĞİZ" DEYİNCE İPLER KOPTU

Genel Kurul'a da değinen Polat, "Ben mali olarak ibra olmuşum. Benim önerdiğim bütçe oybirliğiyle kabul edilmiş. Ne olduğu belli olmayan usulsüz idari ibra çıkardılar karşımıza. Türker Aslan, 'deneme yapıyorum' deyip; 'kabul edenler' ve 'etmeyenler& diye söyledi ve kabul edildi. Yargıtay genel kurulundaki tüm yargıçlar, 'idari ibrasızlık diye bir şey olmaz, bunlar birbirinden ayrılmaz deyip' idari ibrasızlığı yok saydılar. Bizim o anlamda bir sıkıntımız yok. Benim beklentim Galatasaray'ın kendisinin yapması. Önüne gelene disiplin cezası yapılmış. 'İade-i itibar diye bir şey kullanmayın' dedim. 'İade-i itibare ihtiyacı olanlar ben ve arkadaşlarım değil, o gün orada o saygısızlığı yapanlardır' dedim. Ünal Aysal, ertesi gün televizyona çıkıp 'Biz Adnan Polat ve arkadaşlarına iade-i itibar vereceğiz' deyince ipler koptu" dedi.

BİZ KİRLİ MİYDİK?

Ünay Aysal'ın gelişinin ardından kulüp dergisinin 15 Haziran'da bembeyaz kapakla çıktığını hatırlatan Polat, "Derginin başındaki yayın yönetmenini aradım, "Bu ne?" dedim, "Galatasaray beyaz sayfa açıyor anlamında, kapağı bu şekilde yapmamızı başkan istedi. Bana kızmayın" dedi. Ne yani biz kirli miydik?" sorusunu sordu.

"ŞİKEYLE HİÇMİR İLGİMİZ OLMADIĞI ORTAYA ÇIKTI"

Şike olayına da değinen Adnan Polat, "Sonra 3 Temmuz'da şike olayı çıktı. Şikeyle hiçbir ilgimiz olmadığı ortaya çıktı. Ancak bize bunun gururunu yaşatmadılar. Savcıya bir Fenerbahçe muhabiri vasıtasıyla giden bir mektuptan dolayı Florya'yı aradılar. 1.5 milyon dolar çıkış yapılmış. Defterlerde bu çıkışı ve nereye gittiğini buldular. Savcı normal olarak talimat verdi. "Araştırın" dedi. Hiçbir şey çıkmadı. Paraların Hasan Şaş, Hakan Şükür ve Ayhan gibi futbolculara gittiğini gördüler. Daha sonra ise benim iş yerime geldiler. Neden bunu yaptılar bilmiyorum. Herhalde 3 Temmuz'daki kamuoyu algısını dengelemek için yaptılar. Ünal Aysal'ın inşaat devraldık açıklaması yapıyor. Almanak'taki resim TT Arena'nın. Beni yok sayıyorsunuz ama Türk telekom stadına gelen, önünden geçen herkes beni ve arkadaşlarımı yazacaklar. Bir taraftan bana sabıka kaydı yazdırıyorlar. Sicilimi bozmaya çalışıyorlar. Herhalde benim tekrar geri dönmemi istemiyorlar. Sicilimdeki tek ceza, şampiyonluk kutlamasında sahaya aslan getirdiğim için "hayvanlara eziyet" nedeniyle yediğim 150 TL'lik cezadır" yorumunu yaptı.

İnan Kıraç'ın kendisiyle ilgili beyanatlar vermesiyle ilgili de konuşan Adnan Polat, "Beni sevmeyebilirler. İnan kıraç benden ne istiyor. Bunların kafasının arkasında veya içinde ortaya koydukları şey Galatasaray'ı Eğitim Vakfı'nın altına almaktı. Ekonomik kriz, Galatasaray artık kayyumluk diye devreye girip bunu gerçekleştirmek istiyorlardı. Biz o oyunu bozmuşuz. Üniversiteye imtiyaz istedi. O oyunu bozduk. Galatasaray tüzüğüne lisenin müdürü, üniversitenin rektörünü yönetim kuruluna aldırarak, 10 kişilik yönetim kurulunun 5'inin Vakıfla ilgili kişilerden oluşturmaktı. Ama Galatasaray'ın, kendisine gönül verenlerin kulubü olması lazım.

Galatasaray'a faydalı olabilecek çok sayıda insan var. Bana 'liseli lisesiz ayrımı yapıyor' diyorlar. Bu ayrımı yapanlar kendileri.

'Stat açılışında Galatasaray Kulübü üyelerinin isim adreslerini emniyete verdi' diyor. İnan Kıraç bilmiyorsa öğrensin, emniyet de dernekler de İçişleri Bakanlığı'na bağlıdır. Emniyet buradan tüm isimleri gerekli gördüğü zaman alabilir" ifadelerini kullandı.

"ÜNAL AYSAL BIRAKIP KAÇTI"

Galatasaray'ın sermaye artışına de değinen Adnan Polat, "Yüzde 400, 25 misli primli artışa gittiler. Böyle olunca dünya kadar küçük yatırımcı bu işten rahatsız oldu ve şikayetçi olarak mahkemeye gittiler. Ama sermaye artışı ve hisse satışı yapıldı. Oradan 200 milyon dolar para girildi. Döndü bir kez daha sermaye artışına gitti. SPK da küçük yatırımcının hakkını da gözüterek buna onay vermedi. Sermaye arttırımı iyi ki olmamış yoksa o paralar da buhar olacaktı" diye konuştu.

Ünal Aysal'ı eleştiren ve bırakıp kaçtığını vurgulayan Polat şöyle devam etti, "Size, çok küçük bir kulüp aldım' diyor. Önünde çok güzel bir pasta vardı. Denizin bittiğini düşünce bırakıp kaçtı. Biz bıraktığımızda 175 milyon nakit borcu vardı. Kombinelerin hepsi satılmış diyor. Sattık ama daha 30 bine yakın satılmamış koltuk vardı. Tüzük, "3 seneden fazla taahhütlere giremez" diyor. Kendisi 2030'a kadar bağladı. Teminat olan rakamları aşağı düşürdük diyor. Kamuoyunu devamlı yanıltıyorlar, doğruları söylemiyorlar. Galatasaray'ın son 30 senesine baktım. 2011'den 30 sene geriye gidin. Tüm başkanları, Ali Tanrıyar, Özhan Canaydın, Mehmet Cansun, Faruk Süren... vs. bizim harcamalarımız 1 milyar dolar yok. Ünal Aysal 3.5 senede 1 milyar dolar para harcamış. Biz kulübü 3 senede 150-160 milyon dolarla döndürdük. 35 milyon dolara yakın parayı şirket birleşmesine gittik. UEFA'daki tüm borçları kapattık. Arazilerimizdeki ecri misli borçları kapattık. Tesisleri yaptık. Kalamış'ın inşalaatı yapıldı. Florya yapıldı. Stat yapıldı. Temerrüdü düşmüş olmuş 317 milyon dolar. Vakıfbank'tan içeri girildiğinde müdürleri hayretler içinde kaldı. Çünkü bizden önce Vakıfbank'ın ne ana parası verilmiş ne de diğer borçlar ödenmiş. Vakıfbank'la yeniden uzlaşmaya gidildi. Ayrılırken de paranın yarısı oraya gitti. Biz bu takımı bu şartlar içinde iki defa şampiyon yaptık. Amatör takımlarımızı 2. ligden lige çıkardık. Galatasaray tarihinde böyle bir şey yok. Biz bunu 60 milyon dolara yapmışsak; siz 120 milyon dolara yap. Biz geçmişe yönelik 75 milyon Lira'lık vergi borcunu da ödedik. Amatör sporcular ve kulüp idaresine yılda 50 milyon dolar harcadılar. Şeffaflık kaybolduğu için de nerelere gittiğini göremiyoruz. Ümit ediyorum ki Duygun Yarsuvat 10 aylık oylamayla Ünay Aysal dönemini ayrı yaptırtır."

Genel kurul gündeminin altında gözle görülmeyecek notları Işın Çelebi'nin yakaladığını hatırlatan Polat, "Altın hisseleri normal hisse yapmak istediler. Orada yapılmayınca ayrıldı gitti. Galatasaray'ı kandırıyorlar. Galatasaray Kulübü üyeleri oraya ek bütçe için gitti diye düşünüyorlar. Birilerinin planını yine bozdum. Bu konuda da orada tartışıldı. Ortaya konan bir senaryo var. Mayıs ayında o senaryonun bir kısmını göreceğiz. İnan Kıraç, Ünal Aysal ve Duygun hocaya sesleniyorum. Galatasaray kulübünü uluslararası bir bağımsız kuruluşuna denetlettirelim. Birer tane de biz temsilci koyalım. Denetçinin parasını da ben vereyim. Galatasaray'da ne olmuş ortaya çıksın" çağrısında bulundu.

"AMAÇLARI G.SARAY'I EĞİTİM VAKFI İÇİNE ALMAK"

İnan Kıraç'ı tartışmaya davet eden Galatasaray eski başkanı, "İstediği televizyonda konuşalım. İsterse Ünal Aysal'ı da yanına alsın. Çıkıp konuşalım. Ama Galatasaray'ın demokrasi devrimine ihtiyacı vardır. Bu devrimi de yapacak kişiler Galatasaray liselilerdir. Kandırılıyorlar. Lütfen artık uyanın. Galatasaray, 25 milyon taraftarınındır da. Bu taraftarlar arasında siyasetçi, sanaçtçısı ekonomisti çok sayıda kişi var. Galatasaray Kulübü 50-100 isim etrafında dolaşmamalı. Bütün istedikleri Galatasaray'ı özellikle Sportif AŞ'yi Galatasaray Eğitim Vakfı içine almak" dedi.

Ünal Aysal'ın uluslararası bir işadamı olduğunu vurgulayan Polat; "Demek ki bu arkadaşımız parayı iyi biliyor. Peki böyle yetenekleri olan bir insan Galatasaray kaynaklarını bu kadar bonkörce ve sorumsuzca hacayabilir mi? Galatasaray'ı yine borç yapmak durumunda bıraktılar. 1.5 milyar borç var. Sporcular birer birer ayrılmaya başladı. Galatasaray bundan böyle mal ve hizmet satanlardan, mal ve hizmet alamayacaklar. 2014-15'te Galatasaray'ın karşısında başka bir dert daha var. UEFA Finansal Fair Play kuralları karşısına çıkacak" diye konuştu.

Galatasaray'ı çok zor günler beklediğini söyleyen Polat; "5 sene uğraşarak Galatasaray'ı kuyudan çıkardık. Pembe tablolar çizmemek gerekiyor. Artık zor durumda. Çok kötü bir dönem olacak. Kim gelirse gelsin altından kalkamayacaklar" diyerek sözlerini bitirdi.