U-20 Milli Takım’ı Fransa’ya karşı 4-1’lik hezimetle çeyrek finale çıkamadan elendi. Kimileri için sürpriz bir skor olabilir ancak gruptaki El Salvador maçı hariç oynanan 3 karşılaşmada da iyi bir görüntü vermemişti millilerimiz. Rusya, Topuk Yaylası ve Trabzon kampları ile oynanan maçların fiziki yorgunluğu, beraberinde Feyyaz hocayı mecburen rotasyona götürdü. Öncelikle Alpaslan dışında takım içinde hazır oyuncumuz yok kadar azdı. Kendi takımlarında oynamayan bu çocukları alın, istediğiniz kadar kamp yapın, art arda hazırlık maçı yapın yine de beklediğiniz sonucu alamazsınız. İdman performansı ve maç performansı bir olmaz çünkü. En basitinden bakın Fransa Milli Takımı’na. Ne kadar hazırlar! Yan yana oynamaktan mı? Hayır. Kulüp takımlarında aldıkları teknik ve taktik bilgiyi milli takım hocası sadece kullanıyor. Sistem olunca ‘x’ veya ‘y’ oynamış fark etmiyor. Kondisyon olarak zaten diriler. Fizik olarak yazmaya bile gerek yok. Çok kısa kaldık çok. 5 tane 1.90 ve üzeri oyuncu vardı ilk 11’de. Biz 3 günde bir maç temposuna girdik, kendimize gelemedik. SALİH TAKIMIN EN OLGUNUHedefimiz A Milli Takım’a bu kadrodan 3 veya 4 oyuncu çıkarabilmek ancak bu görüntüde zor. En azından kısa vadede. Yetenek var ama kim onlara güvenip de kulüp takımlarında forma verecek! En çok umut bağladığımız Salih bile Avustralya maçında tanınmaz haldeydi, nitekim ikinci yarı oyundan çıkarıldı, Fransa maçına kulübede başladı. En büyük yıldız adayımızdı ne oldu? Medya takımdan uzak durdu, sebebi çocuklar kritik yaşta çıkan haberlerden etkilenmesindi, doğrudur. Salih’i ayırıyorum. Takımın en olgunu. Aldığı Ege kültüründen dolayı eleştirilerden etkilenmeyen bir yapısı var. Antalya maçında son adam olarak hata yaptı, kafasına bile takmadı. Trabzon'daki Avustralya maçında bire bir kendisine sordum, “Sana küfrettiler mi?” diye. Bana, “Birkaç kötü söz duydum, onu da umursamadım” dedi. Ama futbolcu formanın kolay olmadığını anlamalı. Salih’i maçtan önce Feyyaz hocanın keseceğine adım gibi emindim ki, kesti de maç kadrosundan. Bunu takip ettiğim için bilmek zor değildi, gelin görün ki dışarıya bunu anlatmak zor.O rahat Salih bile karşılaşma bitiminde duygusala bağladı. Ne dedi hocası, “F.Bahçe’deki gibi oynasın bize bile götürür.” Adam kovalayacak, pres yapacak, gezinmeyecek ve kafasını sadece maça verecek. Yakın zamandaki Avrupa Şampiyonası hem Salih hem de takım için büyük şans. Dört maçlık tecrübeyi iyi kullanın.Sistem olunca x,y fark etmiyorEn basitinden bakın Fransa'ya, ne kadar hazırlar! Yan yana oynamaktan mı? Hayır. Kulüp takımlarında aldıkları teknik ve taktik bilgiyi milli takım hocası sadece kullanıyor. Sistem olunca 'x' veya 'y' oynamış fark etmiyor. Kondisyon olarak diriler. Fizik olarak yazmaya bile gerek yok. Biz 3 günde bir maç temposuna girdik, kendimize gelemedik.