Cenk: Bilic korumacı, Güneş ofansif
Beşiktaş'ın yıldızı CT23, röportajın ikinci bölümünde Kartal'da birlikte çalıştığı hocaları karşılaştırdı.
Güneş’le birlikte kariyerinde önemli bir gelişim gösterdiğini söyleyen Tosun, “Şenol hoca bana oldukça fazla seviye atlattı. Gaziantep’ten geldiğimde büyük takımda oynama konusunda eksiklerim vardı. Slaven Bilic zamanında daha az şans buldum ama Şenol hoca bana daha fazla şans verdi. Bu sezon 47 maçta oynadım. 34’ünü 11 oynamışım. Hocam bana güvendiğini gösterdi. Zaten ofansif futbolu çok seviyor. Bu da benim yararıma. Şampiyon olmamızın en önemli etkeni bence ofansif futbol” ifadelerini kullandı.
‘Güneş hep hücumu düşünüyor’
Beşiktaş’ta 2 sezon önce birlikte çalıştıkları Slaven Bilic ile Şenol Güneş’i de kıyaslayan 26 yaşındaki futbolcu, “Slaven Bilic de Şenol Güneş de çok iyi hoca. Ama Bilic daha fazla defansif oynatmayı seven bir teknik adamdı. ‘0-0’ı koruyalım araya bir tane sıkıştırırız’ mantalitesine sahipti. Şenol hoca ise tam tersi. O sürekli hücumu düşünüyor. Bundan dolayı rakiplerimizi baskıya boğup istediğimizi çoğu zaman alıyoruz” dedi.
'En çok zorlayan Fener’in stoperleri’
“Fenerbahçeli Kjaer ve Skrtel, beni Süper Lig’de en çok zorlayan stoperlerdi. Onlara karşı oynamak gerçekten oldukça yorucuydu.”
“Avrupa’da karşı karşıya oynayıp beni en çok zorlayan stoper Napoli’li Kalidou Koulibaly’di. Gerçekten çok başarılı bir futbolcu. UEFA Avrupa Ligi’nde ona karşı oynarken kendimi hiç rahat hissetmedim. Türkiye’de de Fenerbahçeli Simon Kjaer ve Martin Skrtel beni en çok zorlayan isimlerdi. Onlara karşı oynamak gerçekten oldukça yorucu.”
‘Derbinin sonunu değiştirmek isterdim’
“Geriye dönüp bu sezonda bir anı değiştirma şansım olsa bu kesinlikle Fenerbahçe maçının son saniyesi olurdu. Belki Başakşehir karşısındaki o ilk 20 dakikalık bölümü de değiştirmek isterdim. Kötü oynadık.”
'Afrika kupası Abou’ya iyi geldi’
“Aboubakar, dil sorunundan dolayı ligin ilk yarısında takımla pek iletişim halinde değildi. Afrika Kupası’nı kazandıktan sonra özgüveni yerine geldi ve takıma adapte oldu”
“Ben, Demba’nın ilk zamanında da oynuyordum. Onun takımda olması beni düşünce olarak olumsuz etkilemiyor. Şu anda daha fazla formdayım. Arkadaşlığımız çok iyi. Aboubakar, ilk geldiğinde iletişimimiz yoktu. Sadece Fransızca ve biraz Portekizce biliyordu. Ligin ilk yarısında takımla pek iletişim halinde değildi. Afrika Kupası’na gidip kazandıktan sonra özgüveni yerine geldi. Bu kupa ona iyi geldi. Hem daha iyi performans sergilemeye başladı hem de takıma adapte oldu.”
‘İçimden ben vursam diyorum’
“Ben de frikiklere iyi vuran biriyim. Ama Talisca bu konuda çok iyi. Bazen o ve Quaresma topun başına geçtiğinde içimden, ‘keşke ben vursam’ diyorum. Bu takımın 4 tane frikikçisi var. Talisca, Quaresma, Oğuzhan ve ben. Ben penaltılara vurduğum için frikikler genelde onlarda.”
'Ederson’u City’ye gönderdik’
“En beğendiğim gol konusunda Şampiyonlar Ligi’nde Benfica’ya attığım gole ayrı bir parantez açmak lazım. Hayatımda attığım en güzel goldü. O kaleci (Ederson) şimdi 40 milyon Euro’ya Manchester City’ye transfer oldu. Talisca ve benim gollerin ardından onu da yolladık Manchester City’ye... Şampiyonlar Ligi bu işin en top noktası ve benim golüm en iyi gol seçildi. Haftalarca açıp açıp bu golü izledim. Alanya’ya attığım kafa golü çok güzeldi. Konya’ya dönerek attığım gol de çok iyiydi.”
‘Et, protein demek!’
“Taraftarların sosyal medyadaki, ‘Etçi reis’ yorumlarını görüyorum. Et, protein demek. Yani bize idmanlardan sonra lazım olan bir şey. Kasların gelişmesi için sıklıkla yiyorum. Nusret arkadaşım. Etlerini de seviyorum. Ara sıra gidiyorum. Herkes bu konuyu çok abartıyor. Her hafta gidiyormuşum gibi... Aslında ayda 1 falan gidiyorum. Onunla bir video yapmıştık ondan sonra olay patladı.”
‘İyi çalışmak lazım’
“Bir forvetin başarısındaki en önemli etken, özgüvenli olmaktır. Böyle olunca sonrasında hocan, taraftarın, takım arkadaşların sana güvenip pozisyona sokarsa sen de mental ve güç açısından hazırsan zaten başarılı oluyorsun. İyi de çalışmak lazım.”
‘Milli haz bambaşka’
“Milli takımda üst üste attığım gollerle kazandırdığım 2 maç benim için çok önemliydi. Beşiktaş’ta taraftarını sevindiriyorsun. Ama milli takımda olunca bambaşka oluyor. Tüm ülkeyi sevindiriyorsun ve buna sadece 80 milyon olarak bakmamak lazım. Yurt dışında yaşayan gurbetçiler havaya giriyor. Onları düşünüyorsun. Küçüklüğünden beri hayalini kurduğun Ay-Yıldızlı formayla başarı elde etmenin hazzı bambaşka bir şey.”
(Fanatik)
