G.SARAY ve Beşiktaş’ın kupaya vedasıyla F.Bahçe’nin bu maçı ciddiye almaması düşünülemezdi. Her ne kadar ideal 11’in sadece 3’ü sahada olsa da diğer oyuncular da tecrübeli ve hatta zamanında bu takımda sürekli forma giyen isimler. İlk dakikadan itibaren kontrolü ele alan F.Bahçe oyunu yarı sahaya yıkmayı başardı. Göztepe, sarı-lacivertlilerle baş edebilecek güçte ve kalitede bir takım değil; skor da bunu belgeledi zaten. Ancak önemli olan nokta F.Bahçe’nin futbolun doğrularını büyük oranda sahaya yansıtabilmesiydi.SEZER, oynadıkça atıyor, attırıyor ve ‘İlk 11’i hak ediyorum’ diye bas bas bağırıyor. Bu formunu sürdürürse, eleştirdiğimiz F.Bahçe orta saha üçlüsünün değişmezlerinden biri olup takımın çehresini değiştirebilir. Özellikle Kadıköy’deki maçlarda kesinlikle oynamalı. Kuyt, klasik bir santrfor gibi değil, sürekli hareket halindeydi. Orta sahaya gelip, stoperlerin dengesini bozdu. Başta Sezer, Meireles, Krasic, hatta Orhan Şam ceza alanına koşular yapıp pozisyon aradılar. Tek eksik, bu kadar pas yapan ve oyuna hükmeden bir takımın umduğumuzdan fazla pozisyon üretememesiydi. Bunun sebebini maç eksiğinin yanı sıra, birbirleriyle sıkça oynamamalarına bağlayabiliriz. Ceza alanı çevresindeki basit pas hatalarından bunu anlayabiliyoruz.BU KEZ HERKES MUTLU3-0’DAN sonra zaten tek taraflı olan bir maçta F.Bahçe’nin göze hoş gelen paslaşmalarını ve hücum aksiyonlarını izledik. O dakikalar, beni bir zamanlar rakiplerini ceza alanına hapseden ve sahayı dar eden F.Bahçe’yi hatırlattı. O döneme damga vuran, Türkiye gol rekorunu kıran kadronun içinde yer alan Aykut Kocaman şimdi kenarda. Kendisi de çok iyi bilir ki F.Bahçe taraftarı “3-4 olan bir maç niye 5 olmadı” diye üzülür, evine mutsuz dönerdi. Büyük takımların teknik direktörleri sahada fark yaratır, risk alır sayın hocam. Eminim, F.Bahçe taraftarı bu coşkulu futbolu özlemişti ve dün akşam, uzun zaman sonra evine mutlu gitti. Ve eminim aynı taraftar lig maçlarında da önce defansı, kontrollü futbolu, gol yememeyi düşünen değil; rakibi boğan, kaybetse bile canını dişine takıp mücadele eden bir takım bekliyor... Rakip zayıf veya güçlü fark etmez, elinizdeki kadro bunu başarabilecek kalitede. Yeter ki siz isteyin hocam...