YÖNETİM köşe yazılarına, çıkan haberlere sürekli ‘fenerbahce.org’dan atıfta bulunuyor. Sanki yazılanlardan hiçbiri gerçekleşmemiş gibi... F.Bahçe’nin ‘ağabey’e ihtiyacı olmadığı, gazetecilerin ‘haber kaynakları’ kuruduğu için bu tür haberler yaptığı, F.Bahçe’nin ‘kurumsal yapı’sına zarar verildiği ve aslında hiçbir ‘sorun’un olmadığı bildiriliyor. PEKİ kayıp puanlara, oynanan kötü futbola kimse niye değinmiyor? Kapalı kapılar ardında ‘yönetici’ler eleştiriler yapıyor ama kol kırılıp, yen içinde kalıyor. Dışarıya da her şey güllük gülistanlık havası yaratılıp taraftara ‘öcü’ yine medya olarak lanse ediliyor. DAUM: NO PROBLEM!EEE... Yönetim sorun yok derse, teknik direktör Daum hiç var der mi? F.Bahçe hâlâ lider, ona göre de önemli olan zaten bu. Ne kaybedilen puanlar ne de oynanan kötü futbol yokmuşçasına açıklamalar yapıyor. FUTBOLCULAR tarafında da hiç sorun yok gibi. “Problemleri Samandıra’da çözeriz” diyenler var. Hatta bazıları “Zico-Aragones zamanında çalışmıyorduk. Ama Daum döneminde haddinden fazla çalışıyoruz. Yerli-yabancı ayrımı ve birbirini çekemeyen de yok. Aragones’i sevmeyen sayısı 11’e girenlerin dışındakilerin hepsi ise Daum’u sevmeyenin sayısı 1 elin parmağını geçmez. Buna rağmen durum böyle. Çözecek olan bizleriz” diyorlar. Ancak tüm bunlara rağmen kaybedilen puanlar sonrasında gece kulüplerinde eğlenenler takım ruhunun ne düzeyde olduğunu ortaya koyuyor. GERÇEKÇİLER DE VAREVET, bazı oyuncular takımda sorun olmadığını, her şey normal gitmesine rağmen tabelada skoru kendi lehlerine çeviremediklerini düşünüyorlar. Ancak onlar gibi gerçekçi olanlar ve toz pembe bakmayanlar da var. Onlara bir bakalım: “8’de 8 rehavet getirdi. Bu kesin. Herkes bu ligde bizi zorlayacak rakip olmadığını düşündü, film orada koptu. Bugüne kadar oynadığımız sadece 3-4 karşılaşmada tatmin edici futbol sergiledik aslında. En iyi oynadığımız maç G.Birliği’ydi. G.Saray’a karşı da hem şans bizden yanaydı hem de iyi oynadık. D.BAKIR maçının 2. yarısı biraz daha iyi oynadık. İki maçımızı da son dakikalarda kazandık. Yani gerçekçi olmak lazımsa çok da iyi durumda olduğumuz söylenemez. Defansta sürekli sorun yaşadık. Volkan’ın iyi oynadığı maçlar olmasa burada olamazdık. Bilica’nın eksikliğini hep hissediyoruz. Güiza ve Semih artık idmanda bile moralsizlikten bekleneni veremiyor. Kaptan Alex bile sezon başından beri birkaç maçın dışında etkili değil. Daum topu sürekli üzerimize atıyor. Kaybedilen maçtan sonra bizleri ön plana atıyor. Kazanılan maçtan sonra ise kendini övüyor. Son olarak da çift forveti bizim istediğimizi söyledi. Aslında içimizde isteyenler vardı. Ancak hoca olarak bu kararı uygulayan kendisi olmasına rağmen yine topu futbolculara attı.” İŞTE kalan 3 maçta, sarı kart sınırında 6 futbolcusu olan, sakatı ve cezalısı oldukça fazla olan F.Bahçe’de son durum bu. Memnun olan da var, olmayan da. Sorun yok diyen de var, sorun var diyen de. İleriki günler de neler olabileceğinin kararını siz verin..