MAÇTAN çok teknik direktör Mircea Lucescu’nun sözüm ona doğu-batı sentezi yaptığı ancak maksadını aşan, her ne kadar tornistan yapmaya çalışsa da başarılı olamadığı açıklamaların konuşulduğu bir ortam vardı.MİLLİ takım formasını giyen, sahada mücadele eden futbolcuların ailelerinin evlerinde hop oturup hop kalktığı bir maç için teknik taktik analiz yapmak biraz zor olacak. Kadro yapısı olarak yeni bir proje takımı gibi görmek lazım millileri. Özellikle yerli oyuncu sayısının tartışıldığı bir gündemde sahadaki oyunculara da konsantre olmak çok zor oluyor.YAHU gerçekten Lucescu biraz fazla mı konuşuyor acaba? Şuraya kadar yazdığımız iki gündemin tek sebebi Lucescu. Yanlış anlaşılmasın sayı olarak söylüyorum, içerik olarak da söylerim ama fazla konuşunca adama “Hocam bu kadar konuşuyorsun da neler yaptın Türk futbolu için” demezler mi? Derler. Demezlerse ben derim.HA bu arada futboldaki yabancı sayısını değerlendirenler öncelikle alt yapılarda asgari ücretle milyon Euro’luk yıldızlar yetiştirme çabasına itilen antrenörlerin derdine ve bir de amatör branşlardaki milli siyahi sporcu sayısına da bir bakarsa sevinirim. Sorun sayıda değil anlayışta.DÖNMESE Mİ ACABA? ÖYLESİNE maçın sonucu da öylesine oluyor. Savunmada çok boşluk veriyorsun, skoru değiştirmek için çaba sarf etmiyorsun. Böyle olunca, maç hazırlık maçı olmaktan çıkıyor turistik seyahate dönüyor. Ama turist olan biz olunca insanın aklına hocam sen memleketindeyken dönmesen mi acaba sorusu geliyor.FUTBOL anlayışına çok inandığım, futbolun sonuç odaklı oyun olduğu felsefesine benim gibi inandığını düşündüğüm Lucescu ile sansasyondan başka bir şey elde edemeyeceğiz gibi görünüyor. Çünkü kendisi konuşmaya ve her konuşmasında da gündem yaratmaya devam edecek.