HARRY Kewell, Arda, Elano, Keita... Ne zaman G.Saray skor bulsa, her taşın altından bu dörtlü çıkıyor. Ama şu yadsınamaz bir gerçek; G.Saray rahat kazanmak istiyorsa, dün geceki gibi ince kırmızı bir çizgi üzerinde yürümek istemiyorsa, diğer futbolcuların da ellerini taşın altına sokması lazım. Her topta 4 kişinin eline bakmak, hatta daha ileri gideyim; rakip ceza sahasına adım dahi atmamak büyük takım futbolcusunun refleksi değil. Belki Avrupa’da kritik maçlarda ofansı bu dörtlüye bırakıp arkaya yaslanabilirsiniz ama ya Türkiye’de? G.Birliği karşısında son derece kritik bir galibiyet alındı. Tamam; günün şartlarında bu kabul edilebilir. Fakat her maç böyle geçmez...GEÇTİĞİMİZ günlerde G.Saray’ın daha önceki maçlardaki hatalarını inceleyip incelemediğini sorgulamıştım... Dün bir kez daha gördüm ki G.Saray hatalarından ders almıyor. Geçen hafta Antalya’dan komik ofsayt taktiğiyle iki basit gol yiyen sanki başka takım... Brezilyalı Kahe, kahır mektubu yazabilirdi 3 dakikada. Öyle goller kaçırdı ki maçtan sonra hocası Thomas Doll hatıra cinsinden saklamak için onun formasını istemiş olabilir. G.Saray cephesinde Servet’in savunmanın lideri olamayacağı ortada... Bu kadar dengesiz şekilde takım o fsayt taktiği için ileri çıkartılmaz. Akıllı bir savunma oyuncusu değil Servet. Gençler’in pozisyonu yoktu 58’e kadar... Ama onun organize ettiği iki hatalı ofsayt çıkışı 58-61 arasında skoru 2-0’a taşıyabilirdi. Daha sonra bir de Orhan Şam’la direkten dönen korner var ki; ceza sahasında adam paylaşımında skandal yaşandı... Rijkaard bir değil iki stoper istese yeridir devre arasında.TEKME KORKUTMADI.. CANER dün gece 3 puan dışındaki en büyük kazançtı. G.Saray’a geldiği günden beri en iyi maçını oynadı. Sağda Keita oldukça etkiliydi. Ama gol gelmeseydi kesin olarak atılırdı. Dengesini kaybetti. Arda istekli ve güçlüydü. Kewell bitiriciydi. Forvet yokluğunda yine işini iyi yaptı. FAKAT bir futbolcu diğerlerinden farklıydı. Elano... Belki Keita kadar etkili çalımlar atmadı, Arda kadar hücumda varlık göstermedi, Sarp kadar koşmadı, Caner kadar parlak değildi ama takımını mükemmel yönetti. Sakinliğini hiç kaybetmedi. Sezon sonunda Dünya Kupası oynayacak olmasına rağmen tekmelerden çekinmedi. Sık sık oyunun yönünü değiştirdi, takımını sürekli hızlı hücuma çıkarttı, orta alanda pas trafiğini yönetti. Topu arkadaşlarından alabildiğinde (!) hünerlerini gösterdi... G.SARAY’IN sakatları, eksikleri, düşük performanslı futbolcuları bir kenara... G.Saray oyun organizasyonunu dengeli kurmalı. Dünkü görüntü de durumu bir kez daha teyid etti... G.Saray dengesiz, organize olamayan, bireysel yeteneklerin eline bakan bir takım... Böyle ancak maç kazanırlar... Şampiyonluk için daha fazlasına ihtiyaç var...SON not hakem Kuddusi Müftüoğlu’na... İlk yarıda maçı uzatmamak, ikinci devreye 6 değil sadece 3 dakika eklemek, rakipten gelen topa ofsayt çalmak basit hatalarıydı. En kritik anlarda doğru karar verseniz de basit hatalar yapıyorsanız futbolcunun güvenini kaybedip, eşeğin aklına kapruz kabuğunu düşürüyorsunuz. Müftüoğlu’nu dün gece böyle değerlendirmeli...