Gazete Vatan Logo
Beşiktaş Gordon Milne: Efendi Beşiktaş Seba'dan çıktı

Gordon Milne: Efendi Beşiktaş Seba'dan çıktı

Beşiktaş'ın unutulmaz teknik direktörlerinden Gordon Milne, soruları yanıtladı.

Gordon Milne: Efendi Beşiktaş Seba'dan çıktı

İşte Gordon Milne'in açıklamaları;

Şampiyonluk yorumunuz?

Gerçekten futbolcular, hoca, başkan çok büyük bir iş başardılar. Belkide Avrupa’da eşi benzeri olmayan yani tüm maçlarını deplasmanda oynayıpta şampiyon olan tek takımdır Beşiktaş bu yüzden çok önemli buluyorum.

Bu yıl Beşiktaş neler yapar?

Yani umarım Beşiktaş tekrar şampiyon olur. Vodafone Arena’nın yapılması rakipleri ile aradaki farkı kapatabilmek adına önemliydi.Galatasaray’ın yeni stadına taşınması, Fenerbahçe’nin büyümeye gidişi derken stadyumun tarihi değeri büyük İnönü’nün olduğu yere inşa edilmesi başarıyı yanında getirdi.

İnönü mü? Vodafone Arena mı?

Açılışa davet edildiğim zaman tur atıp gezme şansı buldum. Bir anda durup baktım o ağaçlar apartmanlar artık gözükmüyor. İnönü’de olsa Vodafone Arena arasından aslında fark yok orası bizim ‘evimiz’ Bu yakalanan momentum ve taraftarının gücü ile Beşiktaş devamlılığı sağlayabilir.

Şenol Güneş ve Fikret Orman hakkında neler düşünüyorsunuz?

Başarıdan sonra oyuncularının ona inancı arttı. Bu şampiyonluk sonrasında onunda oyuncularına olan inancı arttı. Fikret Orman içinde büyük iş başardı. Yıllarca yılan hikayesine dönen bu sorunsalı başararak kendisi adına hiç unutulmayacak bir imza bıraktı. Şenol Güneş ve Fikret Orman ile arasında çok iyi bir ilişki olduğunu görüyorum. Mesela bizim zamanımızda’da Süleyman Seba ile aramızda müthiş bir diyalog vardı. Başarı için bu çok önemli. Umarım bu uzun süre devam eder ve istikrar yıllarca sürer.

Haberin Devamı

Bjk’ın geçmişe döndüğümüzde ligde başarılı olduğu dönemde Avrupa’da aksadığını görüyoruz. Nedeni neydi?

Türk takımları için zor diyemeyiz. Fatih Terim döneminde Galatasaray Avrupada kupa kazandığını görüyoruz. Bizim zamanımızda bu kadar çok maç yoktu. Tek maçlık sistem vardı. Grup maçları olmadığı için direk eleme maçları oynuyorduk S.Prag veya Milan ile berabere kalındığında mutlu oluyorduk. Oyuncularımızın Avrupa tecrübesi olmaması yüzünden dışarıda başarılı olmadık.

Aslında şimdi Avrupa’da durumlar değişti. Birkaç tane şansınız olabiliyor. Çok daha fazla maç yapıyor oyuncular. Geçmişte milli takımın Wembley stadında maçını hatırlıyorum Rıza o zaman kaptandı. 8-0 biten maçlar akılda kaldığı için şimdi mesela bu olmaz çünkü uluslararası seviyede oynayan oyuncuların sayısı fazlalaştı. Ben bunu bir bahane olsun diye söylemiyorum. Bizim zamanımızda 3 yabancı vardı şimdi daha fazla yabancı var. Daha çok tecrübeli oyuncu oluyor Türkiye’de.

Haberin Devamı

Gomez ve Sosa gibi oyuncular gitti. Yerine yeni transferler katıldı. Beşiktaş beklentilerini karşılayabilirler mi?

Günceli çok takip etmesem bile giden isimler son derece önemli isimler. Mutlaka etkilenecektir. Benim zamanımda Türk oyuncular hiçbir yere gitmiyordu manteliteyi ve sistemi oluşturmak çok daha kolaydı. Ben belki ilk sene gitseydim hiçbirşey yapamayacaktık ama nasip oldu. Mehmet-Metin-Ali-Feyyaz gibi oyuncular belki en büyük liglerde oynayabilirlerdi. Şu anda Türk oyuncu kalitesini yükseltmek geçmişe göre çok daha zor. Galatasaray ve Fenerbahçe’de Tanju-Oğuz-Aykut gibi oyuncuları hatırlıyorum o zaman Türk oyuncu kalitesi cidden yüksekti. Şimdi güncel sistemde bunu oturtmak zor.

Haberin Devamı

Yeni M.A.F gelir mi?

Ben Liverpool’da oynarkende 60-70-80-90-2000 derken oyuncular değişmiştir. Şimdi herkes M.A.F tekrar çıkarmı diye beklemesin. Çıkmaz çünkü biz araba üretmiyoruz. Onlar çok faklı bir jenerasyondu. Yerlerine artık yenisi koyulamaz.

Rıza Çalımbay’ın farkı neydi?

Günümüzde İngiliz futbolda artık kenar ortası azaldı. O zamanki Beşiktaş Rıza sağda Steve Walsh solda sadece Türkiye’de değil gerçekten dünya çapında dalllarının en iyileriydi diyebilirim. Ama onlarda puzzle düşünün onlarda birer parçasıydı. Yıllar geçmesine rağmen Metin-Ali-Feyyaz’ın golleri kadar ortaları hatırlayabiliyorsak bu zaten onun farkını ortaya çıkartıyor.

Efendi Beşiktaş reklamı ve Süleyman Seba

Beşiktaş benim hayatımda ve kariyerimde çok önemli yere sahip. Öncelikle benim İngiltere dışında çalıştığım tek kulüp. Özellikle ilk yılım çok zordu. İlk yılımda baya zorlandım Beşiktaş’ta. İşte o zaman başkanın desteğini hissettim. O süreçte bana bay bay demesi çok kolaydı ama yapmadı ve devamında başarıyı yakaladık. Bir pankart açılmıştı ‘evine geri dön Gordon’ demelerine rağmen biz böyle bir süreçten çıktık. Süleyman Seba’nın çok sayıda artı yönü vardı. Her şeyden önemlisi futbolculuktan geldiği için oyuncu ve antrenörlerin sorunlarını çok iyi anlayabiliyordu. Onun bir diğer özelliğinde asla gaza gelmez ve sakinliğini korurdu. İşler kötüye gittiğinde modunu düşürmezdi. Futbol parçasının en önemli parçasının oyuncular olduğunu çok iyi biliyordu. Süleyman Seba’nın varlığından oyuncular aslında varlığından etkileniyordu. Futbolcularda biraz onun için oynuyordu. Hatırlıyorum 15-16 yönetici olmasına rağmen hepsiyle tartışır ve haklılığını gösterirdi. O zaman onun karizmasında yatan bir başka özelliği vardı. Sokaktaki taraftarlada, başbakanlada aynı tarzda konuşurdu. Bütün çevresi ona çok saygı duyardı. Bambaşka bir insandı. Futbol’da birazda şansa ihtiyaç vardır. Benimde en büyük şansım Süleyman Seba’nın başkan olmasıydı. Ona çok büyük saygı duyuyorum. Efendi Beşiktaş biraz da buradan çıkmıştır.

Haberin Devamı

Alt yapı sorunsalı?

Alt yapı sorunu sadece Türk futbolunun sorunu değil inanın dünyanın heryerinde de bu yaşanıyor. Başkanlar ve teknik direktörlere bağlı dönüyor. Özellikle istikrar sağlanamdığı için genç oyuncuların aidiyet hissetmesi lazım. Genç oyuncular bulunduğu yerin bir parçası olması lazım. Mesela 50 milyon euro kazanan bir takım yarısını bile harcamıyor. Biz zamanında bunu yapmaya çalıştık ve başarılı olduk. Şimdi bunun başarılması artık daha zor.

Finali kaçırmak sizi üzdü mü?

Liverpool kariyerine gittiğimiz zaman baya zaman geçtiğini görüyoruz. Son şampiyonluğun üstünden çok zaman geçmesine rağmen hala şampiyon olunamaması içimde bir burukluk oluşturuyor.

Kariyerimde iki tane hayal kırıklığı vardır. Birincisi 1965 Wembley’deki kupa finalini sakatlığımdan dolayı kaçırmamdır. Birkaç sene öncesine kadar her maçta sahadaydım ama o sakatlık büyük talihsizlik olmuştu. Hemen ardından 65-66 sezonunfda yine milli takımda oynuyordum ama sakatlığımdan öncesi gibi değildi. Koç Ramsey’da bunu görmüş. Dünya kupası kazanılmış olmasına rağmen ona bir mesaj verdi. O benim en büyük hayal kırıklığımdan biridir.

Bill Shankly ve Liverpool...

Bill Shankly’nin ilk transferi bendim. Babamla takım arkadaşıydı ve babamdan ne kadar agresif ve muhteşem bir adam olduğunu anlatırdı. Bu hikayelerle büyüdüm. Beni Liverpool’a almak isterken muhteşem bir takım yaratacağını anlatmıştı. Taraftarın içinden gibiyidi. Normal insanlar oksijen alırken o futbolla beslenirdi. Halk adamıydı. O futbol için yaşayan bir insandı. Ücretler, transfer, kombine vs hiç ilgilenmezdi o sadece futolla ilgili olduğu için taraftarlar onu bağrına basmıştı. Bill Shankly döneminde 25.26 bin taraftarlar sadece bağarıyordu. Rolling Stones, Bittles gibi gibi gruplar ile müzüğin etkisiyle trübün şarklılarının birleşmesi çok önemliydi. O dönemde bir anda Avrupa’da olmamıza rağmen müziğin etkisiyle orada olmak benim için çok önemliydi. Çok etkilendiğim insan kesinlikle Bill Shankly diyebilirim.

Britanyalı teknik direktörler dışarıda başarılı olmasının sebebi nedir?

İngiltere’de en üst ligden alt lige kadar 100’a yakın takım bulunuyor. Burada çok fazla atranetifiniz bulunuyor. Şampiyonlar ligini kazanan 2 hoca champions ligde çalışıyor. Burada çalışan hoclar ev düzenleri, çocukları vs kolay kolay bırakamazlar. Çok kolay değildir buradan ayrılmak. Ben mesela 10 sene Cauntry, 5 sene Leicester takımında görev aldıktan sonra dışarıya gitmeyi istedim. Değişik birşeyler görmek istediğim için o yüzden Beşiktaş serüvenim başladı. Mesela geçen Arsenal maçını izliyorum ne menajer İngiliz nede oyuncular buradan geliyor. Bizim zamanımızda asla böyle değil. Şimdi futbolda para ve patronlar devreye girdi. Mesela buraya yakın takımlara baktığımızda benzer özellikte çok sayıda takımlar görüyoruz. Atık devir değişti. Futbolda para hakimiyet kurdu diyebiliriz. Ayrıca Bobby Robson’un da bende çok önemi vardır onuda unutmadan eklemek isterim.

Newcastle takımındayken Bobby Robson ile çalıştı neden başarı gelmedi?

Newcaste geçen gün maçını izledim. 51.000 kişiye oynuyorlar. Potansiyeli çok yüksek. M.Asle takımı satın aldı ve duraklama dönemindeler. İyi bir hocaları var yenilenme içinde onlara fırsat tanıyor daha iyi olacağını düşünüyorum.

Leicester şampiyonluğu?

Geçen seneye baktığımızda çok büyük bir iş başardı. Ranieri’nin hiç uyanmak istemediği bir rüya gibiydi. Geçen seneden 5 takım sayardım Arsenal, Tottenham, M.City ve Leicester takımını izlerdim bir kere maçlarını izlerken hiç sıkılmıyorsunuz. Her dakika bir aksiyon görebiliyosunuz çok hızlı çıkıyorlar, defansta çok konsantre oluyorlar, bir köşe vuruşu oluyor neredeyse penaltı kadar tehlikeli oluyor. Maçlarını izletir hale getirdiler. Çok iyi bir takım olgusu oluşturdular. Şenol güneş örneğinde olduğu gibi artık şampiyon takımlar biraz herkes onlardan birşeyler kopartmak istiyor. Şampiyonlar liginden biraz nefes alırsa daha iyi bir Leicester takımı izleyeceğiz diye düşünüyorum. Beşiktaş içinde 2 kulvar kolay değildir.

(Yetkin Etkin / Akşam)