F.BAHÇE, dün ilk yarıda belli dakikalar haricinde verimsizdi. Pereira, görünen o ki Osmanlıspor’un kontratak tehlikesine karşın ‘Risksiz’ bir plan ile sürmüş takımını sahaya. Nani ve Diego da yedek kulübesinde olunca üretemedi sarı-lacivertliler. Buna karşılık Osmanlıspor da kontratak silahını hiç kullanamadı.PORTEKİZLİ hoca baktı ki böyle olmuyor, ilk yarının silik ve etkisiz ismi De Souza’yı oyundan alarak 2. yarıya Diego ile başladı. Hücumda daha aktif görünen F.Bahçe, Osmanlıpor’u daha fazla hataya zorlamaya başladı. 62’de bir diğer kozu Nani’yi oyuna alan Perreira bir bakıma ilk 1 saatlik süreyi de “çöpe atmış” oldu.YARATICILIK seviyesi bu kadar düşük olan bir takımda Nani gibi bir yıldızın oyuna son yarım saatlik bölümde alınması çok da akla yatkın değil. Üstelik Portekizli, milli takımıyla Belçika’ya hafta içi gol atmışken. Hava hakimiyetiyle rakip stoperleri zorlayacak ve kenarlardan gelecek toplara hamle yapacak Fernandao değişikliği de Pereira’nın son hamlesiydi. Brezilyalı’nın girmesinden sonra oyunu daha fazla kanatlara taşıyan F.Bahçe, pozisyonları da yüksek toplar ile buldu. Önce Simon Kjaer ardından Van Persie’nin kafa vuruşlarından sonuç gelmedi.PEREIRA ŞAŞMIYOR!SON 15 dakika alınan riskler ise Osmanlıspor’un daha etkili hücumlar yapmasına yol açtı. Maçtaki en net gol fırsatını 90’da Rusescu kaçırdı. F.Bahçe’nin dün en iyi yaptığı şey rakibin hücuma çıkış kanallarını kapatması ve hücumda 2. topları almasıydı. Ancak oynanan futbol tatmin edicilikten uzaktı.VITOR Pereira, doğru bildiğinden şaşmıyor. Buraya kadar bu felsefe ile geldi. Tek farklı galibiyetler ile alınan 3 puanlar, büyük bir kesimi sessiz bıraktı. Ancak F.Bahçe gibi bir takım evinde Osmanlı’ya karşı bu kadar tedbir alarak oynuyorsa ve puan kaybediyorsa bu beraberliğin geleceğini önceden görmek gerekiyordu.Yetersiz hücum performansını çok savunma yapıyor diyerek meşrulaştırmak F.Bahçe taraftarına yapılmış bir haksızlıktı.ALİ Palabıyık genel anlamda iyi bir maç yönetti. Lakin maçta 44 faul var (24 Osmanlı-20 F.Bahçe). Ne yazık ki futbolumuzu bu faül illetinden kurtaramıyoruz. Bu kadar çok duran bir maç da tabii ki keyif vermiyor.