Bu sezon ilk 13 maçta 2 golü aşamamış F.Bahçe, enteresan şekilde ilk 37 dakikada Özden’in kalesinde ‘hat-trick’, 54’te ‘four-trick’ yaptı. Üstelik ‘ballı goller’le!... Ama gerçek öyle mi? Bunun cevabı, vuruş anlarında değil, o topların oraya nasıl geldiğinde. Hemen açalım.İlk gol... 5 pasın ardından sahaya iyi yayılan takım, sağ kanada Gökhan’ı kaçırdı. Önder’in yapamadığı bu genç başardı. Semih havada ıskaladığı topu, Erkan sektirince ‘yattığı yerden’ gol yaptı. Stoper Önder değil, hücumcu Gökhan’ın sağ bekte oynaması gerektiğini belgeleyen bir fotoğraf.İkincisi... Alex’in dizinden topun ağlara gidişine kanmayın. Geri dörtlüyü dolaşan top 13. pasta (Inter örneği) Aurelio-Semih-Alex üçgeniyle sonuçlandı. İyi pas yapmak, sahaya iyi yayılmak bu olsa gerek.Üçüncüsü... Vederson, Tuncay modeli ayara girip baskı yaptı, dikine 18’e girip golünü attı. Bir takımın pres yaptığının belgesi bir gol. Dördüncüsü... Kornerde 3 Fenerli’ye değdi top. Israr, inatçılık, iştah... Anafikir: Rakip kalede kaos yaratmak... ***Aslında Beyonce, Beşşar Esad, 1 milyon dolarlık bağış, Ali Şen (Zico zeki değil), Kezmansızlık’la geçirdi milli arayı F.Bahçe. Tabii bu saha dışında. İçerde neler oluyordu?Babacan Zico’nun bol fırçalı antrenman günleri belli ki F.Bahçe’ye bir tempo katmış... Oyuncular işini daha iyi yapmanın bilinciyle hareket ediyor. Zico’nun oyun felsefesinde küçük ama büyük sonuçlar doğuracak değişimler, yenilikler var.Açıkçası, Terim’e ‘Çizgi defans-havadan oynama’ eleştirileri getiren (Çağdışı demem bundandı) Zico’ya ‘Sen takımına bak’ diyebilecek bir kusur aradım. Ama bulamadım. Çünkü ilk 45 dakika 1 kez topu şişirdiler. Öyle yerden oynadılar ki, Daum’un bayıltan takımından kareler vardı sahada. Özellikle savunmadan oyun kurma becerisi gösterdiler ki, bu önemliydi. ***Dünkü F.Bahçe’yi asıl yaratan kahraman biraz da Ünal Karaman’dı. Zico’nun sezon başından beri şikayet ettiği sertlikte değil, ‘futbol oynamak’ için Kadıköy’e gelmişti. Gerçi dünkü Ronaldinhovari top kullandı takım... Dikine, hızlı, yaratıcı. Bir makina düzeninde üstelik. Bu düzen Semih’i de yıldızlaştırdı. Onun bireysel yetenekleri maçın kremasıydı ama ona gelen topları Kezman bulabiliyor mu? Onu irdelemek lazım. Belki ‘kimya’ meselesi.Pekii dünkü oyunu, ‘Terim’in evladı Semih’i Norveç maçında oynatır mı? Belki... Ama Terim’in sistemi ona uymaz ki...Son söz: Ronaldinho gibi hücum etti F.Bahçe... Ancak onun kadar bile savunma yapamadı. Her duran top korku yarattı. Bu yumuşaklığı PSV affeder mi? Sanmam.