BASİT bir hesapla başlayalım. F.Bahçe’nin ilk 6’daki 5 rakibiyle 6 maç oynamış. Kaybı 5 puan. Kazandığı ise 13... Yani F.Bahçe bir derbi takımı. Ya da istediğinde, ciddi oynadığında, konsantre olduğunda onu tutabilene aşkolsun. İşte Sivas... Geçen sezon da en iyi döneminde Fener’den 4 yedi. Dün de 2 kez öne geçtiği halde 4 yedi! İkisi de tesadüf olamaz ki! Yani ‘Sivas balonu’nu hep Fener söndürüyor... ARİTMETİĞİ, filmi geriye sararak felsefeye dönüştürelim. G.Saray, Beşiktaş maçlarını hatırlayın... Tam bıçak sırtı durumları. Ve dünü düşünün... Yine aynı. Bu takımın kriz anındaki mücadele gücüne şapka çıkartılır. Harika paslarına, yeni nesil çağdaş gollerine de! Fakat 2 anafikir çıkar bu dengesizlikten..1.BU takım maç seçiyor. Bıçak kemiğe dayanınca oynuyor. 2.BU kadro istikrar bakımında defolu ama kalitesinin Türkiye Ligi düzeyindeki kapasitesi 40 puan değil...***SİVAS için söylenecek tek söz var... Yukardaki sert rüzgârlara dayanmaları imkansız. Oysa F.Bahçe ‘fırtına’yı çok seviyor. Hep kaos zamanı iyi oynuyor. İlk dakikalarda stres vardı. Kim nerde duracağını karıştırdı. Mesela Sivas’ın iki golünün kahramanı da Gökhan Gönül. İlkinde deparla çıkarken Semih topu kaptırdı, bumerang gibi gol oldu pozisyon. 2.’sinde dalgındı. Lugano’nun hatası vardı ama asıl bölge onun. AYNI Gönül’ün 2 tane de asisti var... Uğur’un da 2 golü! Dünya tersine döndü sanki... Uğur 2 kafa golü atıyorsa, onun başarısını değil Abdurrahman-Musa ikilisinin başarısızlığını eleştirmek lazım. Ama bu 2 ismin parlaması şunu gösterir. F.Bahçe’nin kanatları körük gibi işledi. Sivas’ın defosu bu zaten. Geçen yıl da böyleydi!***BAŞKA donelerle devam edelim... ÇAPRAZ pas ve Bilica’nın savunmasını yerden avlamak akıllıca bir taktikti. Sivas’ı görüntüde doğrayan 2 adam Alex ve Uğur. Oysa detaylar farklı. İlk golde topu 18 içine sokan Emre... 2.’de Alex’e şık pası veren Semih. Pivot santrfor farkı! 3. de Deivid’in Alex’i arkaya kaçırdığı 50 metrelik pası bir Gerrard sanatçılığı. 4.’nün ortası Emre’den..YANİ Emre’nin ve Deivid’in Alex’i kahraman yaptığı bir maç. Hep söylüyorum. Top 18’e geldiğinde Alex futbolcu.. Gelmediğinde sıfır adam. Gerçi, dün onun asistlerini görenler kulübün tapusunu vermeye kalkarlar ya, neyse... Sivas’ın ve Bülent Uygun’un F.Bahçe fobisi var. Hatta kimileri çıkıp ‘Uygun intihar taktiğiyle maçı resmen Fener’e ikram etti’ diyecektir. Derler! Teori bu! Derler. Fakat F.Bahçe’nin mücadelesini unuturlar! Bülent Uygun’un medya maymunluğunu söylemezler. UĞUR Boral’ın Dani Alves’i perişan ettiği günden sonraki en iyi maçına saygı duymak lazım. Özellikle de Alex’i Alex gibi oynatan Emre’nin hakkını vermek gerekir. Yıllarca Marco’ya sırtını yaslamış Alex, nihayet Marco’sunu buldu. Dün bunu gösterdi. Şu da kesin: F.Bahçe takımı şampiyon olmak istiyorsa, deplasmanda ‘Yemekteyiz’, Kadıköy’de ‘Oscar Töreni’ programında gibi oynamamalı. Ya da Mahmut Özgener’e başvursun, tüm maçlarını Saracoğlu’na aldırsın!