F.BAHÇE’NİN son 2 maçta ortaya koyduğu sıkıntılı performanstan çok geçen haftaki azim, istek, oyundan asla kopmama kararlılığı Trabzon’u İstanbul’a çok zinde getirdi. Başlama düdüğüyle de bu öngörü sahaya yansıdı. Oyun stratejisinden çok top rakipteyken yapılan amansız baskı sonuç verirken F.Bahçe nasıl karşılık vereceğini şaşırmış bir kargaşa içinde sadece Valbuena ile ayakta durmaya çalıştı.GOL de gecikmedi. Burak takımı sürükleyen, ateşleyen, diri tutan en önemli faktör görüntüsüyle birlikte beklentilerin karşılığını verdi. 18’de sakatlanarak çıkmasıyla dün gecenin Trabzon açısından ‘O varken ve yokken’ dedirtecek bir ayrımı da net biçimde sergilemiş oldu.HAMLELER YETERLİ OLMADIANCAK golden sonraki süreç farklıydı. Dağınık, kafası karışık ve hatta gelecek korkusunu erken yaşamaya başlamış F.Bahçe’yi hazır böyle yakalamışken, devam edeceğine ki, süre olarak çok uygundu, standart Anadolu takımı kimliğine geçiş yapıp geriye çekildi. Bu rakibini cesaretlendirdi. Sağdan soldan gelmeye başladı. Bu durumda sadece kontratakta kalan Trabzon denese de sonuç alamadı. Alper’in göstere göstere inişine, cezalanına girip vuruşunu da herkes seyredince ilk yarı berabere kapandı.KARADENİZ ekibi 2. yarıya da bıraktığı yerden başladı. Fırsat bulursa atağa kalkacak ama rakibe alan bırakmadan en azından yenilmeden sahadan ayrılmayı planlayan bir strateji. Önce N’Doye’la bunu yakaladı kullanamadı. F.Bahçe Guiliano’yu da sokarak yakaladığı psikolojik üstünlüğü devam ettirirken bu kez Olcay’ın güzel şutu, Volkan’ın sezonun 2. ikramıyla Trabzon öne geçti. Yanal’ın önce Onazi, beraberlik golünden sonra Bongonda ile yaptığı ofansif hamleler galibiyete yetmese de İstanbul’da yenilmeme 2. hafta için hiç de fena sayılmaz!