TRABZON’UN performansta istikrar çizgisi “Zaytung” tadında; 2 maçtır elde ettiği sonuçlarla camianın yüzünü güldüren bordo-mavili ekip, Eskişehir’e yenilerek “Bu kadar yeter, fazla havaya girmeyin” dedi. Ya da gerçekten kapasiteleri çok sınırlı bazı oyuncuların -ki öyle- takımı da fena etkiliyor.CARDOZO’NUN da yokluğuyla forveti Deniz’e kalmış, Waris’li bir kadroyla başladı Ersun Hoca. Eskişehir’in istekli, agresif, futbol oynama isteğiyle mücadele temposuna Trabzon da ayak uydurunca maç hareketlendi. İki bek Yusuf ve G.Saraylı Salih sürekli çıkmaya başladı. Ancak arkalarını kontrol etmeden gerçekleşen bu gitmeler Es-Es’e sahne aldırdı. İlk yarıda çok etkili olan Lawal, Sisokko, Sezer ve onlara destek veren Ömer aralara ve arkadaki boşluklara rahatça sarkmaya başladılar.ÖNCE Ömer, sonra Erkan’ın ikramıyla son maçını oynayan Mori’nin ayağından gelen iki gol Trabzon’u groki vaziyete getirdi. Karşılık verme adına Erkan Zengin ve Waris de kanatlardan ceza alanına orta göndermeye çalıştı ancak bu durum da ters tepti. Hem isabetli orta yapamadılar hem de topu kaptıkları anda Lawal üzerinden 2 pasla Trabzon ceza alanına inen Es-Es fotokopi gibi ataklarla üçüncü golü kaçırdı.CİMBOM VE FENER’E DUACIDENİZ’İN sakatlanmasıyla forvetsiz de kalan Trabzon boşluğu Waris’le doldurmak istedi. Medjani’nin de ona yakın oynamasıyla Trabzon rakip cezaalanı çevresinde 2. yarı itibarıyla etkili olmaya başladı. Ama bu etki, dağınık, disiplinsiz ve stratejisizdi. Bu yüzden handikap, bastırırken kontra yemeydi, o da Trabzon gibi bir takım için haddinden fazla yaşandı. Son bölümdeki baskı çerçeveyi bulan şutları sağlasa da kaleci Ali faktörü devredeydi.“AVRUPA” diyen Trabzon şimdilerde Türkiye Kupası’nda finale kalsınlar diye Fener’e ve Cimbom’a duacı.