DERBİLER tarihinin en kötü ilk yarılarından biri oynandı dün gece. Beşiktaş klasik 11 ile güvenli, G.Saray 3-4-3’e yakın formatıyla tedbirliydi. Ne G.Saray ev sahibi gibi güldür güldür, ne Beşiktaş her zamanki gibi yoğun akıcıydı. Şenol hoca her ne kadar Talisca/Oğuzhan’lı orta saha ile ezberinden vazgeçmediyse de oyun sanki Gökhan’lı bir oyundu. Bunda G.Saray’ın 3 stoperli zaman-zaman orta sahaya kadar çıkan savunma anlayışının da etkisi vardı. Özetle ne Beşiktaş yeterince iştahlı, ne G.Saray önde oynamaya niyetliydi.2. yarı sürpriz bir duran top golüyle başladı. Talisca golü sonrası sazı eline Bruma aldı. Hücum planı neredeyse sıfır olan G.Saray’ın tek tabancasıydı. Gökhan tarafını çok zorladı. Çünkü hücum planı olan takımlarda, 1-0 geride iken Selçuk gibi bir oyuncu kötüyse (ki hem kötü hem sarı kartı vardı) oyuna Tolga gibi bir stoper değil, Josue gibi muadil bir oyuncu girer! Hoca bunu tercihlemeyerek Rize maçında yaptığının benzerini yaptı! Yetmiyor 75’te bu sahada tonla derbi golü atmış, tek harekette skor üretebilecek tek adam olan Sniejder’i çıkarıyor!2 PENALTI VERMEDİ!SON bölüm Beşiktaş’ın da psikolojik olarak yaslanmasıyla geçti! 82’de bir Poldi pozisyonu dışında büyük bir etkinliği olmadı G.Saray’ın. Marcelo önderliğinde harika bir savunma oyunu oynadı Beşiktaş. Hakem iki takımın da birer penaltısını vermedi. Selçuk’u da kırmızıyla atabilirdi. İki takımın da iyi niyetli oyuncuları sebebiyle yılın finali gergin geçmedi.BEŞİKTAŞ resmi olmasa bile fiili olarak 27 Şubat’ta şampiyonluğunu ilan etti. Hayırlı olsun. Sonuna kadar hak ettiler. Yönetim, Şenol hoca, teknik ekip, oyuncular ve taraftarlar sezonun kalan bölümünde bence Avrupa Ligi’nde minimum yarı finale konsantre olmalı.