MAÇI özetleyen cümleleri kulübe ardındaki tribünden duydum. Abdullah Avcı 37. dakikada teknik kadroya dönüp ‘rakibi rahatsız etmiyoruz’ diye söylendi. Maçın başından itibaren de oyuncularına benzer uyarılarda bulunuyordu. Çünkü Alanyaspor, oyuna doğru başlamıştı. Rakibi rahatsız ediyor, topu kapıyor, dikine oynama gayreti gösteriyor ve oyunu domine ediyordu. Başakşehir, Osmanlı’dan sonra yine kapanmayan bir ekiple karşılaşıyor; dişine ve tipine göre oynayan rakibini bir türlü alt edemiyordu.SAHANIN en kötülerinden Visca’nın golü ile ilk yarı bitti bitmesine de Abdullah hocanın ses telleri de zarar gördü; kenarda ‘oyun kabusunu’ erkenden görür gibiydi. İkinci yarı bir 15 dakika şöyle-böyle oyun üstünlüğü elde edip, 2. golü bulsa da maç hep Alanya’nın elindeydi. 2-1’in sonrasında dehşet sürdü. Saffet hoca doğru değişikliklerle oyuna kalıcı müdahalelerde bulundu. Love hücumda hem pozisyon üretimi hem de parselasyon bilgisi ile maçın sonuna kadar oyunda kalmayı sağladı. Alanya, 1 puanı hak etmişti, son vuruşları beceremediler.DENEYİMLE KAZANDIPEKİ Başakşehir nasıl aldı 3 puanı? Deneyimle, oyunu kötü oynasa da paniklemeyerek. Kenara hep kulak verip, oradan gelen sert uyarılara rağmen morali bozulmadan! Bilhassa son 10 dakika Abdullah hoca ‘bağırmakta kariyer zirvesi’ yaptı. Başakşehir büyük takım değil. Sıralamadaki yeri itibariyle her gün büyümekte! Ancak bir takım bu kadar büyüme telaşında iken oyunu bu kadar küçülemez! 2.’lik şampiyonluk ise (ki öyle Başakşehir için) bu kalitesiz oyunla olmaz.SON birkaç cümle de Visca’ya! 1 gol 1 asist ile maçın yıldızı diyenler çıkacaktır; kulak asmayın. Geçen senenin yarısını ancak oynuyor. Kabul ediyorum; sezon başı Başakşehir’e 7, kendisine de 2.5 milyon Euro teklif aldı Katar’dan. Kendi isteğiyle gitmedi. Kulüp de jest yaptı; maaşını 500’den 750 bin Euro’ya çıkardı. Ama kafası o teklifte kalmış gibi sanki.