ABDULLAH Avcı antrenmanda A ve B takımı yapıp ‘As’ takıma gol atma idmanı yaptırsa, yedekler ilk iki goldeki hataları yapmazdı. İBFK ‘Nasıl gol atar?’ sorusuna yanıt ilk iki golde gizliydi. Tıpkı Dortmund maçında olduğu gibi rakip analizi yine sıfırdı. 8 yılın Avcı’sının oynattığı futbolun oyun karakterini çözemeyen bir staff için ne deseniz boş. KALECİ önündeki 6’lı savunma, onların önünde 3 hareketli (Mossoro, Doka, Visca), önde Semih... Defansa gömül, kanatlardan hızlı adamlarla çık. Bir Avcı klasiğini çözemeyen, Veysel-Tarık bekleriyle her an pozisyon veren, herkesin bas bas bağırdığı 4-4-2, 4-2-3-1 türevi oyunları inatla denemeyen İtalyan için söz kısa sürede bitecek gibi. Melo sakatlanıp çıkmasa 4-2-3-1’e dönmek aklına gelmeyen Prandelli bir büyük hezimete imza attı.BİLETİ ÇEKMECESİNDEMAÇLARDA teknik analizler yapmak, beylik hakem ve kaba antrenör eleştirisi getirmekten kaçınırım. Ancak bu kez altı çizili bir şekilde söylemeliyim ki; G.Saray’ın salı antrenmanına Prandelli çıkmamalı. Hoca tutmadı, olmadı. Formsuzlukla falan ilişkisi yok. G.Saray futbol takımı ruhunu kaybetmiş oyuncular haline dönüştü. Koca maç 30-45 arası 15 dakika sahada olan bir takım şablon goller yiyor. Ve maçın aciz fotoğrafı dakika 76... Tarık, Doka’ya faul bile yapamıyor.İBFK 3-0, 4-0 şımarıklığına girmese farkın ne olabileceğini kestirmek dahi güç. Prandelli’ye saygıyla, uçak bileti Florya’da masanın çekmecesinde.