ÖNCE Alkaralar ile başlamalı. Stancu'suz önde top tutamadılar, Guido'nun sakatlanması ve 4 dakika sonra maçın 2-0'a gelmesiyle kırıldılar... Maç da aslında orada bitti! Tosic kötü günündeydi.Gelelim Trabzonspor'a... Gerçek bir fırtına. G.Saray maçından önce (kazanmaları koşuluyla) şampiyonluğun en büyük adaylarının başında geleceğini bildirmiştim. Kanaatim güçlenerek devam ediyor. Çünkü Türk Futbolunun şu anki en 'ışıldayan' teknik direktörü var; Ersun Yanal! Şartlar ne, rakip kim olursa olsun bir maça 4-1-5'e yakın bir formatta çıkabiliyor olmak cesaret işi.Cardozo'nun ardında Ekici-Hurmacı ikilisini yerleştirip, kanatları Sefa-Yusuf gibi iki tabancaya emanet etmek gerçekten takdir edilesi bir tavır. Genç-yaşlı Bosingwa'nın kanat bindirmelerini de katarsak en az 6 hücumcuyla takımın omurgasını kurmak, Costant'ın olmadığı bir gecede iyi işti.TEK RAKİBİ KENDİSİERSUN hoca, F.Bahçe'yi şampiyon yaparken harika iki kanat oyuncusuna sahipti. Gökhan ve Caner, sarı-lacivertlilerin hücumunun en önemli isimleriydi. Yanal, bir merhale sonrasında kendi Gökhan-Caner'ini yaratmaya çalışacak. Sağ taraf Bosingwa'ya emanetken, solda Musa Nizam doğal olarak yeterli değil. Orada Caner benzeri bir sol bek tesis etmek, hızlı Trabzon'un fırtınasını daha doyumsuz kılacaktır.ÇÜNKÜ Süper Lig'de bugün her takımın en büyük sorunu hız. Tavırlarını eleştirebiliriz ama Vahid hocanın takıma enjekte ettiği kondisyon kalitesinin hakkını vermeliyiz. Ersun hoca, o süratin üzerine teknik kaliteleri de açığa çıkaracak. Mahir ayaklarla Trabzonspor, zirveye koşacak. Dünkü maçın skoruna takılmayın, 8 de olabilirdi! Trabzonspor her gün oyununu daha da geliştirecek. Her zaman olduğu gibi tek rakibi kendisi!