Dünya Şampiyonası... Heyecan bugün başlıyor. Son oynadığımız şampiyona akıllara geldiğinde hâlâ hepimizin tüyleri diken diken. Kim unutabilir ki Kerem Tunçeri’nin son saniye basketiyle Sırbistan’ı devirdiğimiz maçı...NE coşkulu zaferler ne büyük birliktelikti yaşadığımız. Şimdi bakıyorum da destekten çok eleştirilerle ve ümitsiz bekliyor büyük çoğunluk İspanya’daki turnuvayı. Eleştirilerle alakalı haklılık payı yok değil elbette. Evet hücumda ciddi zaaflarımız var, evet ilk beşte banko oynayacak 3 önemli oyuncumuz eksik, evet tecrübeli isimlerin var olmasına karşın pek çok yönüyle yenilenen bir Milli Takım var, evet hazırlık maçlarındaki performans beklenenin altında.TEKNİK EKİBE GÜVENİYORUMANCAK ben takımın kamp döneminin bir bölümünü yerinde takip etmiş, büyük kısmını yakından tanıyan biri olarak; Ay-yıldızlı formayla sahaya çıkan her oyuncunun , bu şampiyonadaki her maçta sonuna kadar mücadele edeceğine tam inançla bekliyorum.Ergin Ataman liderliğinde Ufuk Sarıca, Ömer Uğurata,Yakup Sekizkök’den oluşan ekibe ne kadar güven duyuyorsam Dünya Şampiyonası'nda son kez boy gösterecek olan Kerem Tunçeri ve Gönlüm’e de ilk kez oynayacak Cedi Osman’a da o kadar güveniyorum. Çünkü bana göre öncelikle hissetmemiz gereken bu!YOLUNUZ AÇIK OLSUNBU takım ilk 4’e de kalabilir, hiç maç kazanamadan da dönebilir. Yeterli ruhu, mücadeleyi, inancı ortaya koymadıkları her maç için sonuna kadar da eleştirme hakkınız baki. Lakin onlardan üzerlerine düşeni yapmalarını beklerken bizlerin de üzerimize düşeni yapıp bu arenada verecekleri mücadeleler öncesi, göğsünde Ay-yıldız taşıyan her sporcuya güvenimizi, inancımızı, desteğimizi hissettirmemiz gerekir...BEN herşeyden önce bir taraftar olarak görevimi yapıp hislerimi paylaşıyorum. A Milli Takımımız’ın her kıymetli bireyi; size güveniyorum ve destek verenleri mahçup etmeyeceğinize inanıyorum. Sıra sizde! Yolunuz açık, şansınız bol, 30 Ağustos Zafer Bayramı uğurunuz olsun...