BEŞİKTAŞ lider olarak geldiği Konya’dan 3 puan alarak koltuğunu korudu. Ne olursa olsun kazanan takım tebrik edilir ama sadece kazandığı için. Futbol olarak hiçbir şey yapmadılar desek abartmış olmayız. Peki nasıl kazandı? 2 tane klas futbolcusu Gökhan ve Sosa’nın derslik gol vuruşlarıyla.GÖKHAN güzel gol vuruşunun dışında Beşiktaş’ın en çok koşan ve mücadele eden 3 oyuncusundan birisiydi. Bu yazıda Sosa için hiç görmedim diye yazacaktım ama adam öyle bir gol attı ki, yazamadım. Hayır, söylüyorum. Golün dışında Sosa’yı göremedim. Bakın görün bu Olcay’ın bir gün koşmaktan ciğerleri dışarı çıkacak.ASLINDA Beşiktaş’tan çok Konya’nın oynadığı baskılı futboldan söz etmek gerekiyor. Tüm oyuncularıyla Beşiktaşlılar’a oyun alanının her yerinde baskı yaparak pas akışını kestiler. Böyle olunca da Beşiktaş bir türlü organize atakla rakip kaleye gidemedi. Açık ve net söyleyeyim; Konya’nın oynadığı futbolun karşılığı en az 1 puan olmalıydı.PENALTI TAM BİR KOMEDİMAÇ 2-1’ken devamlı ve çok oyuncuyla Beşiktaş kalesine yüklendiler ama golü bulamadılar. Çünkü hem final pasları ve final vuruşları yeterli değildi. Maçın hakemi Halis Özkahya’ya gelince; kötü bir günündeydi. Bir ara ipin ucunu iyice kaçırdı. Beşiktaş’ın ilk golünden önce Serdar’la Djalma arasındaki mücadelede Kartal’ın lehine faul çaldı ki uzaktan yakından alakası yoktu. Ve o pozisyon devam etse ev sahibinin golü bulması işten bile değildi.Özkahya daha sonra Serdar Kurtuluş, Torje mücadelesinde penaltı verdi ki, tam komedi. Evet faul vardı ama yapan Serdar değil Torje’ydi. Atiba’nın atılışı ise tam bir sorumsuzluk. Bir futbolcu böyle kırmızı kart görüp takım arkadaşlarını yüzüstü bırakamaz.