2010’da geldi, 2012’de gitti. ‘Feda’ yılıydı. Yılda 3 milyon 750 bin Euro alıyordu. “Feda” dediler, “Hayır, veda” dedi. Beşiktaş taraftarları onu hiç unutmadı. Sempatikliğini, sevimliliğini, çalımlarını, frikiklerini, gollerini hep hatırladı. Hele hele trivelaları, hiç akıllarından çıkmadı.BEŞİKTAŞ taraftarında ne zaman gol atacak beklentisinden çok, tribünleri coşturacak, ayağa kaldıracak trivela beklentisi vardı. İşte o Beşiktaşlılar’ın çok sevdiği ‘Trivela Quaresma’ yeniden Beşiktaş’ta. Peki ne yapar, ne verir?EĞER kendine değil, takıma oynarsa, eğer ‘Çalışsam da çalışmasam da ben nasılsa bu takımda oynarım’ havasına girmezse, eğer kafasına göre hareket etmeyip Şenol Güneş’in dediklerini yaparsa, eğer “Benim işim sadece hücum arkadaş!” demeyip defansa da yardım ederse, ben Q7’nin Beşiktaş’a çok faydalı olacağına inanıyorum. Beşiktaş taraftarı onu çok seviyor. Bu sevgiye layık olmalı.BU TAKIMA BİR GOLCÜ ŞARTSAĞDA Gökhan, solda Q7... Veya sağda Q7, solda Gökhan... Fark etmez. Eğer bu ikili iyi günlerinde olurlarsa rakip defans oyuncularına Allah kolaylık versin. İkisi de kolay adam eksiltip ceza sahasına orta yapan ve pas atan oyuncular. Bu da şu demek oluyor; ceza sahası içinde bir golcü Allah’ın emri. Ben Q7 ile Beşiktaş’ı tencere-kapak gibi görüyorum. Yani tencere yuvarlandı, kapağını buldu.Melo! o takım G.SarayNOT: Melo, Hamza Hamzaoğlu ile görüşmüş ve “Sen olmasan gelmezdim” demiş. Birileri Melo kardeşe söylesin. Melo kardeş, Melo kardeş! Döndüğün takım bir köy takımı değil, sıradan bir takım değil. Döndüğün takım Avrupa’nın Türkiye’de en çok tanıdığı büyük bir camia, büyük bir kulüp.