Gazete Vatan Logo
Futbol Şenol Güneş: İlk hedefimiz EURO 2020'ye katılmak

Şenol Güneş: İlk hedefimiz EURO 2020'ye katılmak

A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Şenol Güneş, düzenlediği basın toplantısında açıklamalarda bulundu.

Şenol Güneş: İlk hedefimiz EURO 2020'ye katılmak

A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Şenol Güneş, 2020 Avrupa Şampiyonası Elemeleri H Grubu'nda 22 Mart'ta deplasmanda Arnavutluk, 25 Mart'ta da Eskişehir'de Moldova ile yapılacak ilk iki maç öncesi TFF Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri'nde basın toplantısı düzenledi.

Güneş'in açıklamaları şöyle;

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Hoşgeldiniz. Milli takım olarak ilk hedefimiz 2020 Avrupa Şampiyonası'na katılmaktır. Herkese bugün teşekkür etmek istiyorum. Bugünkü yerimize onlar sayesinde geldik. Gelin hep birlikte çalışalım. Yarını beraber paylaşalım. Tartışmadan ortak noktamızı bulalım, ortak doğruda kavga etmeden buluşalım. Yaptıklarımızın daha iyilerini hayal edelim. Birlikte hayal edip, birlikte çalışalım. Düş kuralım ama hayal satmayalım. Yapabileceklerimiz üzerinden olmalı. Yaptıklarımız var. 2 turnuva için buradayım. Şuan geçici olarak olduğunu biliyorsunuz. Bu görev için mutluluk ve gurur duyuyorum. Bu turnuvaların içinde olalım. Beraberce paylaştığımız heyecan ve ortak gururmuz olsun. Türk ekolunu birlikte ortaya koyalım. Ülkemizde çok değerli teknik adam ve oyuncular var. Derin bir nefes alıp yeniden başlayalım. Futbol dünyasındaki yerimizi tespit edip yönümüzü çizelim. Çocuklarımıza bırakacağımız mirasın içinde hepimiz varız. Sorun değil, çözüm üretmek gerekir. Yeni bir vizyon, coşkuyla yola çıkıyoruz. Herkesin gurur duyacağı bir milli takım için çalışacağıma söz veriyorum. Herkesle görüşeceğim. Hem iyi oynayacağız hem gurur duyacağız. Hepimizin birbirine ihtiyacı var. Karakterli ve zeki oyuncularımız var. Geleceğimiz geçmişten daha iyi olacağına inanıyorum. İnsanlar mutlu ve umut olmak istiyoruz ülkemizde. En büyük arzum neden en iyi olmayalım. Farklı düşünceler zenginiğimiz olacak. Her tartışmanın önünü açacağız.

Haberin Devamı

Gruptaki rakiplerimizde ilk hedefimiz Arnavutluk ve Moldova maçlarını kazanmak olacaktır. Herkes milli takımın başarısını istiyor. Yeniden heyecana çevirmeliyiz. Bu hepimizin işi olacak. Hem genç hem tecrübeli oyuncularımız var. Tabikii değişebilir. Milli takımda olan her oyuncuya şans gelir ve gelecektir. Belki gelenler ve geride kalanlar olacaktır. Tecrübelerimizi, enerjimizi ortaya koyacağız. Üzerimizdeki sinmişliği atabilirsek oyunumuzu bir seviye yukarıya taşıyacağız. Bana verilen görevi ülkem adına en iyi şekilde kullanacağım. Bir askerlik görevi gibidir bu iş. Milli takımlar rutin gelinen yerler değildir. Heyecanı ve farklı seviye olunan bir yerdir. Bugün kurulan arkadaşlığı, uyumu ve verimi arttıracağız. 28 oyuncu çağırdık. Mehmet Topal kalsın istedim ama sakatlığının tedavisi için ayrılacak. Oynamasa da takımın parçası olduğunu göstermek için. Ama aramızdan ayrıldı. Bugün bütün kadro olarak antrenmanda olacağız. Bİr kısmı maç yaptı yorgun gelecektir. Hepimize hayırlı olsun diyorum.

Haberin Devamı

Nasıl ki bu ilk 2 maçı kazanırsak diğer maçların önemi artar, bugünden Avrupa Şampiyonasını görmek zorundayız. Bu anlattıklarımı oyunculara da anlatacağım. Emre Belözoğlu, Burak, Mahmut, Hasan Ali, Arda, Caner hepsi milli takım için heyecan duymalı. Konya'dan Serkan, Rize'den Gökhan, Kayseri'den Umut. Oynarsa görevini yerine getirmeli.Aramızda olmayanların hiç olmayacağı anlamı taşımaz. Hiç unutmuyorum. Slovakya maçıydı sanırım. Cenk'i aldık, ihtiyacımızı gördü. Şimdi çok yetenekli oyuncularımız var. Genç ama futbol adına sıkıntılılar. Süre alamıyorlar. Bunların hepsi bizim için yoruma açık konulardır. Kararları ben vereceğim ama bunları hep beraber tartışığ konuşmalıyız.

Haberin Devamı

Oyuncu grubunun fazlalığı bir avantaj olabilir. 2000'de Dünya Kupası geçirmeyen bir gruptuk. Emre de bunlardan bir tanesi. İnşallah olur ama onu çok zorlamak istemiyoruz. Bir Dünya Kupası daha görürse büyük iş yapmış olur. O günkü Emre'yle bugünkü arasında çok büyük fark görmüyorum. Yeni bir döneme başlıyoruz. Uluslarası alanda oynayan oyuncularımız var. En verimli şekilde oynatmak istiyorum. Genç oyuncularımızı geliştirmek için oynamalarını istiyorum. 2002 Dünya Kupası'nda 3. olduk. Bugün çok daha iyi durumdayız. Tesisler, ekonomi, statlar vb her açıdan çok daha iyi durumdayız. Başarı olarak neden aynı durumda değiliz. Bunun için çocuklara baskı yapmak doğru değil. Zamanla bunları aşacağız. Geçmişteki aldığımız sonuçlar için yola çıkacağız. Bir defa o günden nesil farklı. Tabiki farklılıklar olacak. Geçmişe bağlı kalamayız. 2002'yle 2020 arasında biz futbolumuzu geliştirip inşallah daha iyi sonuç alacağız.

Haberin Devamı

FIFA sıralamasıyla ilgili o zaman geldiğimde de 30. idik. Şimdi de hedefimiz ilk 10 içinde olmak başlangıç için iyi bir beklenti. Ama bu kolay mı? Ne yapacağımızı ortaya koyalım. Hayal kuralım ama hayal satmayalım. Alınmayan oyuncularla ilgili hiç alınmayacak diye bir şey yok. Alınan da hep olacak diye bir şey yok. Emre Taşdemir konusunda Caner sakat. Umut Meraş vardı. Emre de benim talebem. Bütün hocalarla konuştum. Her konuştuğumun dediğini yapacağım diye bir şey yok. Orada Hasan Ali'yle Emre var şuan orada. İyi bir Emre fiziksel kapasitesiyle uzun vadede düşündüğüm bir oyuncu. Hasan Ali'ye alternatif olarak düşünüyorum. Oğuzhan çok beğendiğim ama oynatamadığım bir oyuncu. Milli takımın değişmez bir parçası olarak görüşüyorum. Selçuk'un da Mehmet Topal'ın da burada olmasını istedim. Oğuzhan'ı yaş nedeniyle tercih ettim. Bütün takım kaptanlarının burada olmasını isterim. Oğuzhan'ı da bana haklı eleştiri de bulunun diye aldım.

Yabancı konusundan daha önemli sorunlarımız var. Kulüplerin idari, ekonomik yapısı gibi... Futbolcular ve antrenörler önümüzdeki seneden itibaren vergi vermeli. Oyuncuların birine dövizle verilirken diğerine TL verilmesi. Birçok madde var. Gelirim sizinle de görüşürüz bunları. Yeni bir dünya çizeceğimizi düşünüyorum. Yabancı konusunu tekrar gözden geçirmek lazım. Kulüplerin en öncelikli sorunu ekonomidir. Herkes kendi açısından haklı ama yabancıdan daha önemli sorunlarımız var. Ben zaten şimdilik 1 haftalık geldim. Bana sormayın yabancı konusunu.

Şuanki göreve gelirken çıplak, tek başıma geldim. Yardımcı konusunda, antrenör konusunda mevcut arkadaşlardan bilgi aldım. Yardımcı birine ihtiyacım yok. Mevcut arkadaşlar var. Tayfur da benle beraber. Tayfur'u oynatırken her kenara geldiğinde gol yerdim. O da biliyor. Şimdi antrenör olarak burada. Burada ben iş yapmaya geldim. Herkesin yardımı gerek.

Bizim takımı hücum yapan mı savunma yapan mı olarak tarif edersiniz. Bunu yapamıyorsunuz. Öncelikle kimliğimizi belirlemeliyiz. Savunma oturduktan sonra orta saha forvet zaten oturuyor. Elimizdeki grupları en iyi şekilde kullanmak istiyoruz. Önceki dönemimdeki hazırlıklarıma bakarsanız çok kaybım var benim. Ama hep bir oyuncu görmek zorundasınız. Fakat şuan öyle bir durumda yok. 2 tane resmi maçımız var. Bu 2 maçta kullanacağım oyuncu kadrosu bana işaret verirse Fransa maçlarında da onlara kullanabilirim.

Kulüplerimizin oyuncularla ve milli takımla ilgilenmesi bizi mutlu ediyor. Mesela sağ bek Sangare'nin Türk mü yabancı mı olduğunu bilmiyordum. Türk olduğunu Bülent Korkmaz'dan öğrendim. Eksilerini, artılarını anlattı.Benim eksikliğim bu. Elimizde Gökhan var. Sangare tekrar olabilir. 1 sene sonra gelir milli takımın en iyisi olabilir. Kaleci konusunda Rizespor'dan Gökhan'ı çok beğeniyorum. Orada bir sırat köprüsü var. Elimizde oynayan Sinan Bolat var. Onu bir defa alamazsınız kenara. Yerine oynayacak Serkan var ama şuan alternatif. Şuan ligde iyi giden Mert var. Sadece ödüllendirmek için değil iyi oynayan bir kaleci. Bu kısa dönemi olabildiğinde iyi geçmek istiyoruz. İki idmanım var benim. Alınmayan kaleci Serkan var. Lig maçında gayet iyi oynadı. Sadece bu görüşlere saygı duyuyorum. Bana desinlerki bak tabiki bakacağım. Niye öyle dediler ona da girmem. Alınan kaleciler tecrübeli. Ben de yeni göreceğim. 2 tecrübeli, 2 genç kalecim var. 24 yaşında Gökhan var elimizde. Uğurcan'ı çok tanımıyorum ama Muhammet'i tanımıştım geçmişte. Buraya çağrılan her oyuncu kadroya girmeyebilir.

Yeniden yapılandırma lafı yerine yeniden ayağa kalkma sözünü kullanmak istiyorum. Benden öncekiler bazı işler yaptılar zaten. Ben de önemli bir değişiklik gerekirse yaparım tabikii. Hep beraber yapacağız. Hayallerimi söylerken boş yere söylemedim.

Başakşehir'in orta sahasında oynayan bir oyuncu grubu mu oynatmak yoksa yeni bir grup mu oynatmak. Bu 2 günde bunları göreceğim. Ben ne istiyorum, onlar ne istiyor. Bunları görmemiz gerekiyor.

Arda'yla ilgili; biz oyuncu üreten bir ülke olmalıyız. Arda, Emre, Burak veya Gökhan. Öyle bir noktaya geldik ki oyuncuları biz bozuyoruz. Davranışları bozarsanız oyuncuların bakarsanız başka bir şey yapar. Özel hayatında sıkıntı varsa zaten almazsınız. Arda ve Caner söyleniyor. Hukuki bir durum var mı, yok. Burası her oyuncunun geleceği bir yer. Ben alayım Arda'yı da memnun edeyim diye bir şey olmaz. Oyunculuğuyla, karakteriyle futboluyla Arda diyemiyorsak bu bizim de sorunumuz. Mevcudu suçlayarak bir yere varamayız. Arda konumuzun içinde değil. Arda da Türkiye vatandaşıdır. Takıma gelebilir. Ama hataları vardır. Şuan gelemedi, öyle gerekti. Ama hiç gelmeyecek diye bir şey yok. Emre şuan var. Belki 3 ay sonra bırakacak, teknik kadroya katılacak. Bilemeyiz.

Türkiye'nin her sahası bizim sahamızdır. Neden Fenerbahçe'nin Galatasaray'ın sahasına gidemeyeceğiz. Bu ne demek ya. Hangi ülkede yaşıyoruz biz? Biz hery ere gidiyoruz. Hakkari'ye, doğuya heryere gidiyoruz da İstanbul'un göbeğindeki bir semte gidemiyoruz. Milli takım kulüpler üzerindedir. Kulüpler özelinde bir saldırı olamaz. Kulüpler arası rekabet vardır ama milli takım ayrıdır.

Hakem konusunda çok tartışmalar yaşanıyor. Ben de çok yaşadım. O an kızıyoruz. O anları terbiye etmeliyiz. İlişkilerimizi geliştirmeliyiz. Ben kendi özelimde çok kızdığım zamanlar oldu. Bunları hep birlikte tartışmalıyız. Kavgalar bizi bir yere götüremiyor. Yabancı hakem konusunda o da gelsin. Futbolcu geliyor. Yönetici de gelsin. Hakem güvensiz şuanda. Hakemi konuşmak bizi kurtarmaz. VAR konusunda da söyledim. Böyle konuları artık geride bırakalım.
Emre Belözoğlu ve Burak takımı ayağa kaldırmak için uğraşırken bunu gören genç oyuncular da sorumluluk alacak.
Çok kısa zamanda geldim. Geçen hafta yazı gelene kadar tam heyecana girmemiştim. Artık yeni bir heyecanım oldu. Buraya hiç gelmedim. Dün ilk defa geldim galiba. Tesis zaten mükemmel. Her türlü imkanı veriyorlar bana. Ama daha 1 haftalık süreci yaşıyoruz. Bu basın toplantısı benim için çok önemliydi. Sayısal çoğunluk bekliyorduk, o da gerçekleşti. Daha güçlü hissediyorum kendimi eskiye göre. Eleştirilerin altında ezildiğim dönemler oldu. Bugün daha güçlü hissediyorum kendimi. Bu güce rağmen üst görmüyorum kendimi. Kadrodan açısından bakarsak daha bugün idmanda ilk kez göreceğiz.
Şuan geçici olarak A Milli Takım Teknik Direktörüyüm. Haziran'da daha net cevaplar veririm görev konusunda.
Çok pozisyona giren takım istiyoruz ama gol yiyoruz mesela. Bize ait değerler var. Rakiplerin bile bazen bunlar ne oynuyor bilmiyoruz dediği şey bizim ruhumuzdur. Rakibe karşı kendine hazırlayacaksın. Oyuncular da buna kendini hazırlamalı. Ben takıma alınmadım, alındım. Yok öyle bir şey. Herkesin gurur duyacağı bir futbol ve sonuç gelsin istiyoruz. 2 maçta 6 puan alırsak gelecek adına çok büyük moral olur.
Fatih Hoca da dün akşam konuştu. O zaman da yabancı konusunda müdahil oldu. Kendi haklı nedenleri var. Yabancı konusunda benim kararım olmaz, fikrim olur. Bu bizim hepimizin kararı olur.
O zamandaki sözlerim hala geçerli. Biz dünya 3.sü olduk ama futbolun neresindeyiz. Genel olarka futboldaki yerimize bakmak lazım. Sonrasında sürdürelebilir hale döndüremedik. Böyle bir tecrübemiz var. 2003 Konfederasyon Kupası'ndan daha iyi bir kadroya sahibiz şuan. Medyaya yer alıp almamak benim için önemli değil. Benim yaptığım doğru işler gündemdeyse benim için en büyük eser odur. Benim daha az, futbolumuzun daha çok konuşulduğu bir ortam istiyorum.

Bu 1 hafta için bütün gazetelerden ricam var. Hepimiz bu takım için heyecan duyalım. Ben de yanınıza geleceğim, konuşacağız. Medyayla sürekli irtibat halinde olacağız. Haksız eleştiri ve hakaretleri bile hoşgördüğüm bir döneme geçtim. Ben asla kabul etmiyorum o hakaretleri ama konuşacağız. Elbette bana eleştiriler olacaktır. Olmalı zaten. Bunların tamamen ilerisine giden arkadaşlarımız var. Bunlara da diyecek bir şey yok. O direkt olarak bana karşıdır zaten.
Lucescu'yla görüştüğüm doğrudur. Hem takımla ilgili hem diğer konularla ilgili. Takımla da konuşacaktı ama yanlış anlaşılır diye vazgeçti. Çok da memnum kaldım bu görüşmeden. Teşekkür ederim kendisine.
Sözleşmemin maddi konularında isterseniz muhasabeye sorabilirsiniz. Ama bu 2 maç için hiç para almayacağım emin olun.
Fransa çok güçlü bir takip. Dünya şampiyonu oldular. Vallahi billahi o akşam bizim dediğimiz gibi 1. kalmaya devam edebilecek miyiz diye konuşuyorlardı.