AÇ öncesi “Porto favori” diyerek oyuncularına haksızlık eden ve sisteminden vazgeçmeyeceğini söyleyen Schuster, bu inadı bırakınca, Beşiktaş tam bir Avrupalı gibi oynadı, Avrupai bir beraberlik golü attı ve bu gruptan çıkmayı da büyük ölçüde kesinleştirdi...BEŞİKTAŞ alıştığımız savruk görüntüsünün çok uzağındaydı. Sezon başından beri oyunu rakip sahada kurup risk alıyorlardı. Porto’da ise arka tarafı kapatan, kontrollü oyun icin orta sahayı kalabalık tutan Schuster, sadece kontrataklarla gol aradı. Bu taktik tuttu. Schuster’in sürpriz değişimi, kalesinde daha az tehlike gören, daha fazla gol şansı bulan, tempolu ve göze hoş gelen futbol sergileyen bir Beşiktaş izlememizi sağladı. Deplasmanda oynayan siyah-beyazlıların 3 net pozisyonu var. Hakan’ın kontrolsüz çıkışı ile oluşan penaltıyı saymazsak Porto sadece bir kez gol şansı yakalayabildi. DÜNKÜ Beşiktaş’daki pozitif değişim sayesinde, ilk maçın yıldızı Hulk bu kez hiç varlık gösteremedi. İstanbul’daki maçta 2 golü de çizgi savunmanın arkasına atılan toplarla bulan Hulk, dün geride kurulan Beşiktaş savunmasının arkasına sarkma şansı bulamadı ve stoperlerin arasında eridi. Hocası da doğal olarak onu kenara aldı. Siyah-beyazlı savunma hemen hemen hiç boşluk vermedi. Penaltı, alıştıkları çizgi savunmanın hatasıydı. Sonrasında defans biraz daha geriye yaslanınca bu tür hata tekrarlanmadı. ***NİHAT Kahveci nihayet geri döndü. Nihat’a tüm Beşiktaşlılar artık “Hoşgeldin kardeşim, kaç aydır nerdeydin?” demeli. Dün sahanın en iyileriden biriydi. Attığı gol olağanüstüydü. Hatta tıpkı İspanya’daki golleri gibiydi. Beşiktaş taraftarıyla Nihat arasındaki buzlar bu maçın ardından eriyecektir. Nihat da bundan sonraki dönemde o özlediğimiz kalitesini sahaya yansıtacaktır. Dün Porto karşısında bize bunun müjdesini verdi. Bana inanın! İBRAHİM Üzülmez bir kere daha büyük alkışı haketti. Yakın oynadığı anlarda Hulk’a adım attırmadı. Soldan müthiş çıkışlar yaptı. Bu çıkışları yaparken de savunma güvenliğini elinden bırakmadı. Yani bir kez daha 2 kişilik oynadı. Toraman’a ise kızdım... Bu seviyedeki bir profesyonelin o hareketi yapıp ikinci sarıyı görmesi olacak iş değil. Bence Toraman kırmızı kart sonrasında oyundan çıkmasaydı Beşiktaş çok rahat bir galibiyet alabilirdi. ERSAN Gülüm’ü çok beğendim. Maçın sonlarında çizgiden çıkarttığı top tam anlamıyla kader anıydı. Ersan hem havadan hem de yerden topu çok iyi kullanıyor. Sezgileri de çok güçlü. Türkiye müthiş bir stoper kazanıyor. Ve kaleci Hakan... Penaltı pozisyonunda büyük hata yaptı. Ama sonraki dakikalarda konsantrasyonunu kaybetmedi ve yaptığı kurtarışlarla hatasını büyük ölçüde affettirdi.İNADI BIRAKPORTO karşısında sergilenen futbol sonrasında Schuster’in çizgi defans ısrarından vazgeçmesi gerekir. Alman hoca alaycı tavırlarını bir yana bırakmalı ve Beşiktaş’ın gücünün farkına varmalı. Sanırım dünkü oyun sonrasında siyah-beyazlı takımın hangi sistemde daha iyi olduğunu o da görmüştür. Kısacası Schuster savunmayı arkada tutmalı, kontrollü oyunu tercih etmeli ve bu sayede süratli oyuncularını devreye sokmalı. Beşiktaş Türkiye’nin en iyi kadrosuna sahip, bu avantajı kullanmalı. Ve son söz: Alman hoca şu Tabata ısrarını da bıraksın. Bu takımda Holosko oynar. Hem de banko oynar!