BATMAN’DA profesyonel düzeyde 2 takım var. Biri Batman Petrolspor, ki adından da anlaşılacağı gibi büyük bir sponsoru var. Diğeri 72 Batmanspor. Ekonomik aç›dan sıkıntı çeken bu kulübün baflkan› Reflit Kaygu ile TFF delegesi Bülent Kurt, Kulüpler Birliği Başkanı Aziz Yıldırım’ın kapısını çal›p “Deplasmanlara para yetiştiremiyoruz. Ulaşım masraflarımız çok ağır. Kulübe bir otobüs almak için sizden destek bekliyoruz” derler. “Öyle her talepte bulunan kulübe para yardımı yapmam›z mümkün değil. Bir proje üretin gelin ve o proje aklımıza yatarsa elde edilen gelirlerden size düşen payla otobüsü alırsınız” şeklinde yanıt al›rlar. İKİ çaresiz yönetici bunun üzerine F.Bahçe’yi Batman’a davet etmeyi kararlaştırır ve bu iş için 1 yıl önce düğmeye basılır. Bu arada hemşehrileri Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in kapısını çalmayı da ihmal etmezler. Bakan’dan destek F.Bahçe’den de onay çıkınca işte bu Batman için tam anlamıyla bir spor şölenine dönüşen özel maç organizasyonu ortaya çıkar. Eklemekte fayda var: Batman Petrol hakkını tamamen 72’ye devredince yaklaşık 200 bin TL gelirle de düşünülen otobüs gerçeğe dönüşmek üzere.GERÇEK AZİZ BABA1999’DA Batman’a gelip futbol dışı röportajlar yapmıştım. ‘Uzak’ta pek çok zengini olmasına karşın genç, fakir, geri kalmış ve dışlanmış bir görüntüleri vard›. Etkilenmiş ve korkmuştum... 11 yıl sonra yeniden ayak bastığım Batman’da müthiş bir şaşkınlık geçirdim. Bir şehrin gelişimi, daha doğrusu çağ atlaması için 10 yıl, 10 gün gibi gelebilir. Biri size bu 10 yılda ortaya çıkan değişimi anlatsa “Dalga mı geçiyorsun?” diyebilirsiniz. Onun için yaşayarak görmek lazım. Değişim olağanüstü. Tam anlamıyla modern bir Anadolu kenti olmufl. F.BAHÇE yöneticileri Nihat Özdemir, Abdullah Kığılı, Ali Koç iş adamı kimliğiyle bu kente ciddi katkılar sağlamışlar. Sadece onlar mı, başkaları da var. Hepsine helâl olsun. F.Bahçe coşkusunu buraya taşıyanlara da helâl olsun. AZİZ Yıldırım’a bir alkış göndermek gerek. Bir gününü Batman’da geçiren Yıldırım, “farklı” bir portre çizdi. Hani özlediğiniz, olması gereken bir portreydi. Hiç kimseye “hayır” demeyen, herkesle fotoğraf çektiren, çocuklarla çocuk; büyüklerle büyük olan bir Aziz Yıldırım vardı. Sinirlerini aldırmış gibiydi. Uzun zamandır ilk defa “Aziz Baba” tezahüratlarına kalkıp alkışla karşılık veren bir Aziz Yıldırım’ı gördüm. ALİ Koç’la ayaküstü sohbetimizde, “Bu bizim için bir sosyal sorumluluk projesi” dedi. Nihat Özdemir ise “Yakında bizi Ağrı’da da, Çanakkale’de de, Muğla’da da göreceksiniz. Edirne’ye de gideceğiz. Nerede bir F.Bahçeli varsa biz orada olmaya çalışacağız” dedi. Görünen o ki F.Bahçe’nin kontrolünde çok başka sosyal sorumluluk projeleri var.ŞİMŞEK’E BRAVOYA Bakan Mehmet Şimşek..- Bu maç için 2 ay A.Gücü Tesisleri’nde idman yapmış.- Her boş anını statta geçirmiş. Dün ilk 16 dakika Batman formasıyla oynadı. Ayağına sadece 1 kez top değdi, yetti!- Hatta bir pozisyonda bileğine bastığı Bilica’nın hışmına bile uğruyordu. Tribünden gelen, “Aman Bakan’ım bu Bilica bakan-makan dinlemez sakata gelmeyin” uyarılarını da dikkate almadı. F.Bahçe forması altındayken daha imtiyazlı olduğunu söyleyebilirim.- Maç› tribünden izleyen eşi hop oturup hop kalkarken o, “gözlükle maç oynayan bakan” olarak tarihe geçiyordu.TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, iş adamı Mustafa Koç ve daha niceleri Batman’daki bu şölene şahitlik ederken, flu pankart maçın önemini özetliyordu:“Doğu Batı elele, Türkiye ileriye.” ***‘TAŞLAYAN’ ÇOCUKLARLA TANIŞTIK! VE gelelim finale... Dostluğun böyle üst düzeyde olduğu, türkülerin söylenip, halayların çekildiği bir organizasyon böyle bitmemeliydi. Maç bitti, stattan çıkıyoruz. Siyasetçisi, iş adamı, sporcusu, gazetecisi herkes mutlu. Konuklar havaalanına doğru hareket ediyor. Ve münferit bir biçimde “taşlama” başlıyor ve bindi€imiz otobüsün camları tuz-buz oluyor. 10-15 yaşında yüzlerce çocuk hınç alırcasına taş ve kayaları kurşun gibi otobüsün camlarına sayd›rd›. Hepimiz tam siper oluyoruz. Kiminin omzuna, kiminin sırtına taş yağıyor. Bu serüven böyle bitmemeliydi. Bir çuval inciri berbat ettiniz.